Ankaragücü dünden iyi, yarından umutlu
ANKARAAnkaragücü dünden iyi, yarından umutlu
Mehmet Yiğiner neyi kaybettiğinin farkında mıdır dersiniz? İnsan hayatı göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor. Bulunduğunuz ortamdan ayrıldığınızda insanlar sizi ya minnetle, ya öfkeyle anıyor. Saygılı iseniz saygı görüyorsunuz. Adınız insan hayatının sınırlarını aşıyor, nesiller boyu hatırlanıyor. Ankaragücü Süper Lig’e çıkana kadar yönetim tarzını beğenmesem de Yiğiner'in yakaladığı başarıyı takdir ediyorum. Alt liglerde oynayan borçlu bir kulüp için bilgisi, becerisi yeterli oldu. Süper Lig’de bir kulübü tek adam mantığı ile yönetmek istisnalar dışında mümkün olmuyor. Olmadı da… Zamanında koltuğu bırakmayı beceremedi. Koltuk onu bırakana kadar bekledi. Bu süreçte çok yıprandı. Yaptığı hatalara rağmen ileride Ankaragücü tarihinin önemli başkanlarından biri olarak anılabilirdi. Kulübü 2. Ligden alıp Süper Lig’e taşımış, orada kalmasını sağlamış başkan olarak hatırlanacaktı. Tek yapması gereken son kongrede herkese teşekkür edip görevi bırakmaktı. Yapamadı. Çok iyi bir Ankaragüçlü olan Ali İhsan Mutlu’ya kürsüde saldırırken aslında kendi itibarına saldırıyordu. Mehmet Yiğiner yaptığı 6 yıllık hizmetlerine rağmen Ankaragüçlülerin gönlünde özel insan olma ayrıcalığını kaybetmiş ve herkes gibi biri olmuştur.
Ankaragücü’nün önünde iki yol vardı. Birinci yol iktidarın üstünü çizdiği Yiğiner yönetimi ile devam etmekti. Yönetim değişmeseydi maddi destekten yoksun kalan Ankaragücü, Gaziantep maçına altyapı takımı ile çıkmak durumunda bile kalabilirdi. Mevcut oyuncuların alacakları ödenmediği takdirde serbest kalacaklardı. Puan silme cezası gündemdeydi. Bu yolun sonunun nereye gittiğini Ankaragücü camiası çok iyi biliyor.
İkinci yol, iktidarın onay vereceği bir yönetime görevi devretmekti. Şartlar Ankaragücü’nü bu tercihe zorladı. Yeni yönetimin oluşmasında Faruk Koca’nın çok büyük katkısı var. Erdoğan’a yakın bir isim. Bundan sonra Ankaragücü’nün ekonomik sorunlarının bir şekilde çözüleceğine inanıyorum. Ara transferde gerekli takviyelerin yapılıp Ankaragücü’nün lige tutunacağını tahmin ediyorum.
Başkan Fatih Mert tribünlerden gelen, Cemal Aydın döneminde kulübün basın sözcülüğünü yapan bir Ankaragücü sevdalısı. Osman Gazi Kandaş Beştepe’deki kondisyon salonunu kendisi finanse ederek yapan, tribünlerden gelen bir Ankaragüçlü. Tamer Acar uzun yıllar Ankaragücü altyapısında çalışan Altay Bayındır’ı Bursa’dan alıp getiren, onun gibi birçok oyuncunun çıkmasını sağlayan bir futbol emekçisi. Eminim yönetimde henüz tanımadığımız çok değerli isimler vardır. Görüldüğü üzere Ankaragücü’nü Ankaragüçlüler yönetecek.
Yeni yönetim Ankaragücü’nün tespit edebildikleri borcunun 300 milyon TL civarında olduğunu söyledi. Oysa Ankaragücü’nün Süper Lig’e yükseldiği 2018 Haziran’ında kulüp avukatı Erdal Kesebir borcun 35 milyon TL olduğunu söylemişti. Süper Ligde Anadolu takımlarının yılda yaklaşık 90 milyon TL civarı gelir elde ettiğini de hesaba katarsak hatırı sayılır bir para harcanmış. Düşünün Altay Bayındır gibi Avrupa kulüplerinin takibe aldığı genç ve yetenekli kaleciyi 1.5 milyon dolar gibi düşük bir bonservis ücreti ile Fenerbahçe’ye satıyorsunuz, öte yandan nasıl bir performans göstereceğini bilmediğiniz yaşlı oyunculara çok daha fazlasını ödemekten çekinmiyorsunuz. Nedense bizim kulüplerimiz için oyuncu satarken alınacak para çok kıymetlidir de oyuncu alırken parayı sokaktan topluyor gibi bir tavır vardır.
Yönetimin değişmesi ile sakat olan Moke ve Canteros hemen iyileşip Gazişehir maçında sahadaki yerlerini aldılar. Metin Diyadin maçın 2. yarısında geçen hafta yaptığı gibi Kitsiou’yu orta sahanın ortasına çekerek futbol oynayan bir takım oluşturmak niyetinde olduğunu gösterdi. Orta sahanın ortasında pas yapıp top tutabilen 2 oyuncu oynayınca hem rakibine pozisyon vermedi hem de ataklarda etkili oldu. Ancak Orgill çok kötü bir günündeydi. Maçın 2. yarısında çok sayıda gol pozisyonu bulan Ankaragücü topu 3 direğin arasından geçiremeyince atamayana atarlar kuralı işledi. Uzun lig maratonunda eğrisi doğrusuna gelir ve her takım puan sıralamasında hak ettiği yere gelir. Ankaragücü iyi futbol oynamaya devam ederse sezon sonunda hedefine ulaşacaktır.
Ankaragücü’nün yeni yönetimine ve başkan Fatih Mert’e bu zorlu görevlerinde başarılar dilerim. İnsanların karakteri kaderini belirler. Umarım büyük başarılara imza atarak Ankaragücü tarihine geçerler. Kulübün bir daha borçlarını ödeyemeyecek duruma gelmesini önleyen kurumsal bir yapıya kavuştururlar. Tüm kulüplerimizin var olabilmek için başarıdan önce bu kurumsallığa ihtiyacı var.
İlginizi Çekebilir