Ankaragücü iyi futbol arayışında

Yavru kuş yuvadan uçma zamanı geldiğinde kendini boşluğa bırakıverir. Buna cesaret edemezse diğer hayvanlara yem olur. Hayat geç kalanları asla affetmez çünkü... Metin Diyadin için de bir şeyler yapma zamanı çoktan gelmişti. Rizespor maçından önce rakip kaleye en  az şut çeken takım Ankaragücü idi. Korcan ligin en fazla kurtarış yapan kalecisi. İstatistikler tehlike sinyallerinin çaldığını gösteriyordu. Topu rakibe bırakıp savunma yaparak mutlaka kazanmanız  gereken maçları kazanabilir misiniz? Moke’nin sakat, Sedat’ın cezalı olması orta sahanın ortasına müdahaleyi zorunlu hale getirdi. Metin Hoca mevcut takımda top tekniği en yüksek iki oyuncu olan Kitsiou ve Pinto’yu orta sahanın ortasında görevlendirerek futbol oynayabilecek bir kurgu ile sahaya çıktı. Stoper Alihan sağ bek, Mehmet Sak sol bek olarak görev aldı. Hafta ortasında idmanlara çıkan Canteros kadroda bile değildi. Muhtemelen bu oyuncunun başka bir problemi var. Bir daha Ankaragücü formasını giymeden takımdan ayrılırsa hiç şaşırmam.

Maçın ilk yarısında bu değişikliklerin takımın oyununa olumlu yansıdığını gözlemledik. Önceki maçlara kıyasla ilk yarıda rakibine daha az gol pozisyonu verdi Ankaragücü. Organize ataklarla rakibinin üstüne gidip net pozisyonlar buldu. Son vuruşlar iyi olsaydı ilk yarıda skor avantajını yakalayabilirdi. 6 haftadır maç kazanamayan Rizespor’un psikolojik olarak bunun altından kalkabilmesi çok zordu. Tüm riskleri alarak şuursuzca Ankaragücü’nün üzerine gelmesi, Orgill’in çok etkili olabileceği geniş boş alanlar bırakması ile bir anda Ankaragücü farka gidebilirdi. “Atamayana atarlar” kuralı bir kez daha işledi ve atağa çıkarken kaptırılan bir pozisyonda Alihan bireysel hatası ile penaltıya neden oldu. Bu gol maçın dengesini Rizespor lehine çevirdi.

Normalde kanatlarda oynayan Pinto ve Kitsiou ilk defa orta sahanın ortasında oynadı. Bekte oynarken yorulduğunuzda atağa katılmaz, dinlenirsiniz. Ancak orta sahanın ortasında her pozisyonda ileri ve geriye koşmak, mücadele etmek zorundasınız. Nefesini ekonomik kullanamayan Kitsiou ve Pinto 90 dakikayı çıkaramadı. 70. dakikada oyundan düştüler. Oyun hakimiyeti maçın sonlarında tamamen Rizespor’a geçti. Yine bireysel bir hatadan 2. golü bulup maçı kazanmayı bildiler. Korcan’ın kurtarışları olmasaydı sonuç daha farklı da olabilirdi.

İlhan maçın kaderini belirleyen oyuncu oldu. Maç berabere iken 3 net gol pozisyonuna girdi. Rakipler Orgill’e önlem alınca İlhan boşluk buluyor. Girdiği pozisyonlarda doğru yerde doğru tercihleri yapmasına rağmen son vuruşların yeterince kaliteli olmaması gollerin kaçmasına neden oldu. Yine de bir forvet oyuncusunun gol kaçırsa bile pozisyona girmesi olumludur.

Hasan önceki maçlarda olduğu kadar etkili değildi. İkinci yarıda yerini Aydın’a bıraktı. Aydın savunmaya hiç yardım etmedi. Messi gibi her aldığı topu golle sonuçlandırsa bu vurdumduymazlığına bir şey demeyiz. Basit oynamak yerine her pozisyonda çalım deniyor. İkinci yarıda Ankaragücü’nün oyundan düşmesinde onun da etkisi oldu. Böyle oynayacaksa genç bir oyuncunun oynaması daha faydalı olur.

Faty, yanında top alışverişi yapabileceği oyuncularla oynayınca daha etkili göründü. Hep söylüyoruz, 3 ön liberoyu boncuk gibi orta sahanın ortasına dizerek futbol oynanmaz. Bence Metin Diyadin Kitsou ve Pinyo’yu orta sahanın ortasında oynatmakta ısrarcı olmalı. Birkaç maç oynadıktan sonra yeni mevkilerine alışacaklardır. Sağ bek ve sol bekte oynayan oyuncular da zaman içinde ritmini bulacaktır.

Kulusiç ve Pazdan artık çok iyi bir ikili oldu. Savunmanın ortasını çok iyi kapatıyorlar ve belli bir standardın altına düşmüyorlar. Pazdan orta sahada sıkıntı olması durumunda ön libero olarak da değerlendirilebilir.

Kaçan puanlara üzülmekle beraber Rizespor maçında takımın daha iyi futbol oynayacak bir oyun anlayışı arayışında olduğunu görmek ilerisi için umut verdi.