© Sporanki 2010

Mustafa Kavaz: “Burası benim evim!”

Ankara voleybolunun güzide kulüplerinden biri olan Ziraat Bankkart Voleybol Kulubü’nün baş antrenörü Mustafa Kavaz takımı ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.

Mustafa Kavaz kulübün tesislerinin  örnek teşkil ettiğini ve başarıda büyük katkı sağladığını belirtti.

Mustafa Kavaz, Ostim Radyo'da Atila Kiper’e açıklamalarda bulundu. Kavaz'ın açıklamalarını Sporanki Genel Yayın Yönetmeni Orhan Sal derledi.

Kavaz, “Ziraat Bankkart Voleybol kulubü Türkiye’nin en büyük kulubü. Kulübün tesisleri, örnek alınabilecek kalitede, yerleşkesi çok büyük, 2 ayrı salonu olan, altyapı oyuncularının ayrı ayrı kalabildiği muazzam bir tesis. Tesis olursa, sportif başarı ardından gelir. Sporda önemli olan sürdürülebilir başarıdır. Erkek voleybolunda lokomotif olarak önde giden bir kulübüz. Şampiyonluklarımız var. Sürdürülebilirliği sağlayabildiğimiz için şampiyon olduk. Bize bu imkanları sunan yöneticilerimize çok teşekkür ederiz.” dedi.

Geçen sezon Avrupa’ya odaklandıkları için ligde istedikleri yere gelemediklerini belirten Mustafa Kavaz kulübü ile ilgili yaptığı değerlendirmeleri şöyle sürdürdü; “Biz şampiyonlar liginde yarı final oynadık. Çok istediğimiz kulvarda, çok odaklanmıştık. Bu yüzden ligde biraz geride kaldık. Yaşadığımız olumsuz senaryo bizi zorladı. Ayağa kalkmamız zor oldu. Bu durum lige yansıdı. Duygusal olarak kötü bir sezon geçirdik. Bizim için 3 sezon ardı ardına ligi domine etmek kolay bir durum değildi. İlk şampiyonlukta İtalyan antrenörümüz vardı. Ben yardımcı antrenördüm. Ardından yönetim kararı ile A takımı baş antrenörlüğü görevine getirildim. Şans hazır beyinleri tercih eder. Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu ülkemize getiremedik. Çeyrek final, yarı finali gördük ileri gidemedik. Birincilik unutulmaz, İkincilik hatırlanmaz”

ALT YAPIMIZ FAAL!

Alt yapılarını da değerlendiren Kavaz, “Alt yapımızda çok fazla oyuncu yetişiyor. A takımımıza oyuncu çıkarmak birinci önceliğimiz. Ayrıca çok sayıda sosyal sorumluluk projelerimiz var Türk voleyboluna katkı sağlamaya çalışıyoruz.”dedi.

ERKEK VOLEYBOLU, KADIN VOLEYBOLUNUN GERİSİNDE KALIYOR

Milli takımlar hakkında değerlendirme de bulunan Mustafa Kavaz, “A Milli takıma gelecek olursak, erkek voleybolunda sportif başarıya ihtiyacımız var. Oyuncuların zihinsel kapasitelerini yukarı çıkarmak gerekiyor. İnanmışlık gerekiyor, motivasyon gerekiyor, konsantre olmaları gerekiyor. Kadın voleybolu ve erkek voleybolunun arası açılmaya başladı. Hakkını vermemiz gereken kadın voleybolcularımız var. Erkek voleybolunda kulüpler bazında Avrupa’da bir yerlere geliyoruz. Ama takım bazında, Milli takım olarak kadın voleybolunun gerisinde kalıyoruz. Lig bazında erkeklerde başarı var. Erkek milli takımında hoca bazında değişiklikler oluyor. Genel olarak erkek voleybolunu yukarı kaldırmak gerekiyor. Ama bunu  antrenör bazında değil, tüm ekip olarak yapmamız gerekiyor. Profosyonel yapıyı ve mentaliteyi değiştirmek lazım. Kadın voleybol takımımız eskiden Brezilya, Çin gibi takımlarla oynarken korkuyordu. Şimdi onlar artık bizden korkuyor. Olimpiyata sıkıntılı bir Hollanda maçı ile başladık. Oyuncularımız bir şeyleri kanıtladı artık. Başarının tesadüf olmadığını gösterdiler.Takdire  şaayen bir başarı.” ifadelerini kullandı.

PLANLAMA DOĞRU YAPILMALI

Ligin planlamasını da değerlendiren Kavaz;“Ligin bitmesiyle birlikte fikstürün kalan sürelerinde ara çok uzun. Lig mart ayında bitiyor, ekim ayında başlıyor. Şayet oyuncu milli takımda değilse verdiği ara uzun oluyor.5 ay tatil olması oyuncu için müsabakasız kalması kötü bir durum. Takvim çok önemli. Mesela ‘Yaz Ligi’ gibi bir proje yapılabilir. Bir iki kulüp birleşerek 1-1,5 ay sürecek bir ligle oyuncuları motive edebiliriz.  

Bizim İki oyuncumuz olimpiyatlardan gelecek ve bu oyuncular hiç ara vermedikleri için ayarlamayı nasıl yapacağız. Bir taraf hiç ara vermemiş, bir taraf çok ara  vermiş. Nasıl birbirine entegre edeceğiz. Ne ara toparlanacaklar.” şeklinde değerlendirmede bulundu.

“BURASI BENİM EVİM”

Ziraat Bankkart Voleybol Kulubü’nün baş antrenörü Mustafa Kavaz sözlerini şöyle tamamladı, “Transfer konusunda biz kulüp olarak son zamanlarda yaptığımız yatırımlarla şampiyonluğu gördük. Gelen oyuncular yeterli hatta fazla bile. Hedefimiz şampiyonluk. Sponsorluk konusuna şunu söyleyebilirim ki; voleybol sponsorluk sorununu aşmış bir spor dalı. 7-8 sene öncesine kadar bizde de sponsorluk yoktu. Voleybolda başarı geldikçe sponsorlukta artıyor. Sponsorların destekleri ile çok fazla çocuğun hayatına dokunabiliriz. Çocuklarımızı kötü alışkanlıktan uzak tutabilyorsak bunda sponsorların voleybola katkılarının çok büyük payı var.  Ziraat Bankkart voleybola yatırım yapan, başarı sağlayan bir kulüp olarak seyirci sıkıntısı da yaşamıyor. Son 4 sezonda yakaladığımız seyirci potansiyeli çok iyi. Artık dolu tribünlere oynuyoruz. Ama genele bakarsak seyirci olarak sıkıntımız var. Seyirci maç seçebiliyor. Kulüplere kemik taraftar olması gerekiyor. Seyirci kadın voleybolunu bir yerden tutup götürüyor, seyirciyi erkek voleyboluna itmek gerekiyor.  Her antrenör Milli takım hocası olmak ister, gurur verici, tabii ki bende isterim ama savaş içinde değilim. Kendimi ilerletmek istiyorum. Bugün için tek istediğim kulübümü en üst seviyelere çıkarmak. Burası benim evim gibi bir yer. Yurt dışı hedeflerim var Ama kulübümü çok seviyorum. Yardımcı antrenörken yönetimim beni baş antrenör yaptı. Zor bir karardı. Dolayısıyla onların güvenini boşa çıkarmadım ve kulübüme karşı farklı bir aidiyet duygum var. Kulüpte çalışan bir numaralı adamdan, on numaralı adama kadar emeği geçen görünmez kahramanlara herkese çok teşekkür ederim. Emeklerinin karşılığı ödenmez. Seyircilerimizin Türk voleyboluna, özellikle de erkek voleyboluna desteklerini bekliyoruz.” Ifadelerini kullandı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER