Sivasspor'un orta sahasına dikkat !

Ankaragücü – Sivasspor ile sezonun en önemli maçına çıkacak. Kırılma maçlarından birisi olarak değerlendirebiliriz.

Ankaragücü’nün Fenerbahçe maçındaki oyunundan, hırsından, isteğinden Gençlerbirliği maçında eser yoktu. Bir takımın bu kadar kısa sürede bu kadar büyük değişim göstermesini anlamak çok güç ama madalyonun 2 yüzünü de 2 maçta gördük. İlk maçta dinamik bir takım varken, ikinci maçta takımda bir yorgunluk var gibiydi.

Şimdi rakip Sivasspor. Gençlerbirliği derbisini derhal unutup, hayati önemi olan Sivasspor maçına endekslenmek gerekiyor.

Sivasspor’un durumu ortada. Bence çok yıldız oyuncuları olmamasına rağmen fizik / kondisyon gücüyle ve takım olmayı başardıkları için rakiplerine üstünlük sağlayan; Mert Hakan Yandaş ve Yatabare gibi 2 klas ismiyle de fark yaratan bir takım. Ama elbette en büyük artısı teknik direktörü Rıza Çalımbay. Çalımbay kişiliği ile çok takdir ettiğim bir hoca. Ama futbol yapısı olarak da Türk futbolunun en önde gelen teknik adamlarından birisi. Çalımbay’ın başarısında kendi takımına verdiklerinin yanısıra rakiplerini de iyi analiz etmesinden geçtiğini inanıyorum.

Bilinmesi gereken bir örnek vereyim. Gençlerbirliği – Alanyaspor maçını basın tribününde izliyorum. Bir yandan da notlar alıyorum. Önümdeki 2 kişi bir anda dikkatimi çekti. Sürekli Alanyaspor hakkında notlar alıyorlar ve fikir alış – verişinde bulunuyorlar. Daha sonra not aldıkları kağıtlara dikkat ettim “Sivasspor” antetliydi. Maç boyunca takip ettim. Yaklaşık 20 sayfa not aldılar ve sürekli birbirleriyle bilgi paylaştılar. Alanyaspor’un adeta röntgenini çektiler. Bir sonraki maçta özellikle oturdum ve Alanyaspor – Sivasspor maçını izledim. Samimi söylüyorum konuştuklarını / dediklerini bire bir maçta uyguladıklarını gördüm.

Şimdi bu Ankaragücü için ayrı bir tehlike !

Bir kere Ankaragücü’nü çok iyi analiz edip zaaflarını ve artılarını çok iyi değerlendireceklerdir. Ankaragücü’nün Fenerbahçe ve Gençlerbirliği maçını izleyen her hangi bir futbol adamı sarı – lacivertlileri çok iyi çözer.

Ankaragücü’nü rakiplere bırakıyorum ve Sivaspor takımı ile ilgili bir kaç şey yazmak istiyorum. Ankaragücü – Sivasspor maçı tıpklı Gençlerbirliği – Ankaragücü maçı gibi orta sahada çözülecek bir maç. Ve maalesef Sivasspor’un inanılmaz güçlü bir orta sahası var. Fatih Aksoy, Mert Hakan Yandaş ve Hakan Arslan bu sezon inanılmaz işler yapıyorlar ve orta göbekte hemen her maçta adeta hükümdarlıklarını ilan ediyorlar. Hem hücumda, hem savunmada toplu hareket edip iki işi birden iyi yapıyorlar. Bu üçlüye bizim maçta Fernando ve sakatlığı geçip sahalara dönen Emre Kılınç’da kenarlardan destek olacaklar. (Ya da Yasin oynar) Öncelikle bu adamların hepsini Yatabare ile pas bağlantısını kesmek lazım. Alihan’da tıpkı Muriç’e yaptığı gibi adam markajı uygulamalı.

Ama bu kesinlikle yetmez ! Takımın hemen hepsi çok önemli şutörler. Buldukları her yerden, kaleyi gördükleri her alandan şut çekiyorlar. O yüzden bu beşlinin önüne duvar örmek ve alanı kalabalık tutmak lazım. Tabii her takımın olduğu gibi Sivasspor’un zaafları var. Savunma göbeği tam bizlik. Stoper aralara atılacak toplar gol getirir. Sağ bekleri çok sağlam. Ama sol bekte en büyük sorun yaşayacakları bölge. Uğur Çiftçi ve Ziya Erdal’ın yokluğunda son maçta Erdoğan gibi bir hücum oyuncusu burada oynadı. Uğur yok, Ziya bizim maça yatişir mi bilmiyorum. Ama kim oynarsa bu bölgeden maden çıkarabiliriz. Sivasspor’un kalecisi de zaten kaliteli bir kumaş.

Peki nasıl bir kadroyla çıkmalı ? Bence defanstaki Kitsiou-Kulusiç-Alihan-Pinto bozulmamalı. (Pinto’nun oynayıp oynamayacağını bilmiyorum). Gençlerbirliği maçında en büyük sorun yaşadığımız yer olan orta sahaya mutlaka önlem almalıyız. Aynı mantıkla bu maça çıkarsak orta sahada bizi ezerler. O yüzden kora kora bir maç için Lukasik’in yanına Pazdan gibi bir tecrübeyi monte edip rakiple kora kor oynayabilecek bir duruma gelmeliyiz. Bu isim kaptan Sedat Ağçağ’da olabilir. Ama mutlaka çift ön libero kullanılması gereken bir maç bu maç. Eğer ki orta sahada rakibi etkisizleştirirsek, o zaman işimiz kolaylaşır. Orgill’in de döneceğini düşünürsek rakibe tehdit oluşturacak Saba-Michalak-Rodrigues ve Orgill dörtlüsüyle ibre bize dönebilir. Bu dörtlüyü etkili hale getirebilmek için orta alandan top kapmalıyız.

Mustafa Reşit Akçay ve ekibinin tıpkı Gençlerbirliği maçından önce yazdıklarım gibi bu maçta da orta sahaya önlem alıp, savunma yönü güçlü bir orta sahayla maça başlamaları lazım.

Tabii ki taraftar da 12.adam olarak sahada olmalı. Tıpkı Fenerbahçe maçındaki ambians oluşturulursa takımın işi de daha kolaylaşır. Bu hayati önemi olan maç kazanılacaksa topyekün mücadele ile kazanılabilir.

Gelelim derbi tartışmalarına... Maç öncesi başladı, maçta devam etti, maç sonunda da halen bitmedi. Bu saatten sonra bir gerçek var ki; söylenen yazılan her şey uçup gidecek ama maalesef oluşan çok güzel dostluk ortamı artık olmayacak. Bu saatten sonra 2 camiayı bir araya getirmek mümkün gözükmüyor. Ersun Yanal olayında gördük. O tartışmalardan sonra en azından bir 15 sene sürer bu kırgınlıklar. Karşılıklı hatalar var. Ama olayın fitilini ateşleyen kontenjan meselesinde bazılarının iki yüzlü davranmasına inanamıyorum. Ankaragücü’nün ilk maçta kontenjan açmadığı için 2.maçta kontenjan verilmemesinin doğru bir karar olduğunu savunanlar şunu unutuyor. Aslında Ankaragücü kulübü de bu sezon hiç kimseye ek kontenjan açmadı ve açmazda. Yani ilkeler de söz ediyorsanız Ankaragücü’nün kontenjan açmayacağını bile bile ek kontenjan istemenizin ne kadar anlamsız olduğunu da görmeniz gerekmekteydi.

Bu hafta Sivasspor ve Rıza Çalımbay söz konusu olmuşken bir anımı ve bir bilgiyi sizlere anlatmadan geçemiyeceğim.

NOT 1: Geçtiğimiz sezon Konya’da oynanan Konyaspor – Ankaragücü maçından sonra basın toplantısındayız. Konyaspor’da hoca Rıza Çalımbay bizi yendiler. Ama kazandıklarına sevinmiyorlar. Çünkü Rıza Hoca ile Konya şehrinin dokusu uyuşmamış. Rıza Hoca’da kazanmış hoca edasında değil. Onun da morali bozuk. Toplantıda şehir ve basın beni kabul etmedi filan dedi. Ve bizi yenmelerine rağmen maçın ardından hocayı gönderdiler. Oysa takım sadece lig ikincisinin 5 puan gerisindeydi. O gün bugün Konya’da işler hep kötü gitti.

NOT 2: Geçtiğimiz sezonun devre arasında Ankaragücü yönetimi boşta olan Rıza Çalımbay’a teknik direktörlük teklifinde bulundu. Ama hoca teklifi kibarca reddetti. Gönlünde o dönem Beşiktaş vardı ve hiç bir yerde çalışmak istemedi.

ORHAN SAL