AK Parti’nin kuruluşunda yer aldı, iki dönem milletvekilliği yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yakın çevresindeki sayılı isimlerdendi. Yıllar sonra rotasını siyasetten futbola çevirip Ankaragücü’nün başkanı olarak sahalara döndü. Faruk Koca ile bayramda buluşup hem siyaset hem futbol konuştuk...
BAŞBAKANLIĞI döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ankara’daki ev sahibiydi. Erdoğan, partisinin kuruluşunda Türkiye’yi yanındaki birkaç isimddolaşırkeen biriydi. 290 bin kilometre yol yapmışlar birlikte. Kurucusu olduğu AK Parti’nin iki dönem milletvekilliğini de yaptı. Sonra “aktif” siyasetten çekildi. Yıllar sonra rotasını siyasetten futbola çevirip, bu yıl yeniden Süper Lig’e çıkan Türkiye’nin köklü kulüplerinden Ankaragücü’nün başkanı olarak sahalara döndü. “Futbolun içinde değildim ama haz alan bir futbol izleyicisiydim” diyen Ankaragücü Başkanı Faruk Koca ile yeşil sahalara bu sürpriz transferini konuştuk:
‘TRİBÜNDE SINIF FARKI YOK’
“Biz iktidar ilişkilerini genelde partilerde ve siyasette görürüz. Ama gerçek iktidar ilişkileri taraftarlar arasında şekilleniyor. Çok taraftarı olan kulüpler bunu daha iyi hisseder. Taraftar grupları arasında da bir rekabet, iktidar mücadelesi var. Bu dengeyi de gözetmeniz ve bütün taraftarların odağına kulübü koymanız gerekiyor. Siyasetten daha fazla denge gözetmeniz gerekiyor. Benzetmemi mazur görün, inanan insanlar hacca gider, hacda ihram giyer, ihrama girdiklerinde de insanların sosyal statüsü, zengin fakir ayrımı ortadan kalkar. Taraftarlarda da aynı şey söz konusu. En zengininden fakirine, en kariyerlisinden işsizine tribünde müthiş bir sosyolojik kitle var. Doçent ve profesör de olan bir sürü eğitimli arkadaşım maçları tribünden izliyor. Protokole davet ediyorum gelmiyorlar. Partiliyseniz çalışma alanınız seçmeninizdir. Ama kulüp başkanı olunca farklı düşünmek gerekiyor. Çünkü taraftarlarınızın arasında her partiden, ideolojiden, sosyal kesimden insan var. Belki bu da siyasetin çok dikkate alması gereken bir şeydir. Siyasetin futboldan öğreneceği çok şey var. İşin içine girince görüyorsunuz. Her siyasi görüşten, ideolojiden, sosyal kesimden insanı kuşatan taraftarlıkta müthiş bir dinamizm var. Siyaset mastırı yaptırıyor bana burası.”
ANKARAGÜCÜ’NE NASIL BAŞKAN OLDU
FARUK Hoca, Ankaragücü’ne başkan olma sürecini şu sözlerle anlatıyor: “Ankaragücü başkentin en önemli markalarından ama hem sportif hem de ekonomik olarak tamamen tükenmişti. Bütün verilerle amatöre düşme halini yaşıyordu. Bu tablo karşısında işin açıkçası kulübe sahip çıkmamız gerektiği yönünde bir karar oluştu. 2 yıl önceki kongrede ısrar üzerine yönetim kurulu üyesi oldum. Geçen yılki kongrede de başkan. Çok zorlu şartlarda görev yapıp, ‘kulübü yeniden Süper Lig’e nasıl çıkarırız’ın programını yaptık; bunu da adım adım uygulayarak çıkardık. Şampiyonluğumuzu da 50 bin kişiyle kutladık.”
YENİ STADIMIZ 2 YILDA BİTECEK
“20 yılda camiası olan bütün şehirlere çok güzel statlar yapıldı. Bizim taraftarımızın spor mabedi 19 Mayıs Stadı yıkıldı ama yerine yenisi yapılmamıştı. Ben başkan olunca, stat işinin ivme kazanması için Cumhurbaşkanımızla, spor ve çevre bakanlarımızla defalarca görüştüm. Gördüm ki, Cumhurbaşkanımız zaten hassasiyet göstermiş, gerekli talimatları vermiş. Bu süreçte Mücahit Arslan başta olmak üzere milletvekillerimizin de büyük çabaları oldu. Sonunda 50 bin kişilik stadımızın startı verildi. İhalesi yapıldı, şu anda hafriyat alınıyor, 2 yılda tamamlanacak. Gecikmenin ödülü olarak da Türkiye’nin en iyi stadı yapılıyor.”
Turan Yılmaz / Hüriyet
inşallah amatörlerin sahalarını da beraberinde çıkartırlar. yoksa amatör futbol biter.
Can 545
14-07-2022 16:06