Ankaragücü, Trabzon’da Trabzonspor’a 4-2 yenilerek Süper Lige veda etti.
Halen her şey normal seyrindeymiş gibi sessizlik hakim!
Öyle olmasa bazıları gereğini yapar kenara çekilirdi.
Kim onlar? Başkan İsmail Mert Fırat, futbol şube sorumlusu Yusuf Tanık başta olmak üzere tüm yönetim.
Ve tabii ki takımı inanılmaz bir şekilde düşüren teknik direktör Emre Belözoğlu.
Başkan Fırat dünyanın en iyi insanı, çok iyi bir işadamı olabilir. Sayın başkanın insani yönü, iş adamlığı filan bizi ilgilendirmez. Ben Ankaragücü’nün yönetiliş şekline bakarım.
Sonuç ne? Ankaragücü küme düştü.
Nedeni ne? Mali ve idari yönden zaafiyetler. Bir türlü mali krizin çözülememesi, oyunculara ödemelerin yapılamaması, oyuncuların lig devam ederken ev verelim /para verelim diyaloglarıyla kafalarının karıştırılması ve bence en önemlisi Emre Belözoğlu gibi birine, kulübün elinin kolunun kaptırılması. Kulübün neredeyse Belözoğlu’na bırakılması.
O kadar hakem hatası, TFF yanlı tutumu varken olaya müdehale edilememesi. Konya ve Hatay’da verilmeyen penaltılarla takım küme düşerken bunların dillendirilememesi. Ortalığın ayağa kaldırılmaması.
Başkanlık liderlik ister. En garibime giden kısım da; Trabzonspor maçı biter bitmez başkan Fırat’ın ortadan kaybolması, ortalık toz dumanken, yok olması. İddiaya göre; hemen havaalanına gidiyor, Ankara uçağına biniyor, uçağın en arkasına oturuyor ve tek başına Başkent’e dönüyor.
Oysa arkada bir enkaz var. Takım küme düşmüş, taraftar tepkili, bir kısım taraftar oteli basmaktan söz ediyor, oyuncular bitmiş. Ve kulüp başkanı Fırat, kulübü başka bir şehirde, kaderine terk edip kayboluyor.
Oysa başkanlar kulüplerin babalarıdır. Kulübü toplarlar, korur, kollar, sahip çıkarlar. Biz Fırat’ı hangi maçtan sonra gördük ? Neden TFF ve hakemler nezdinde sessiz kaldı?
Gelelim Yusuf Tanık’a. Kendisinin hangi kulübün taraftarı olduğu ne beni, ne de başkasını ilgilendirmez. Ama kendisinde herkesin dillendirdiği Fenerbahçe’den dolayı bir Emre Belözoğlu sevgisi var. Bu nedenle Belözoğlu’na karşı hiç tavır alamadı.
Tanık, yarayı ufakken bir pansumanla tedavi edememiş, yara kansere dönüşmüş ve hasta komaya girdi. Ona hep sahip çıkmış. Bunun sonucunda Belözoğlu başına buyruk, kulüpte ben ne dersem o olur tavırlarıyla hareket etmiş. Tanık, Belözoğlu’nu erkenden gönderseydi, gerçekten şimdi Süper Ligde devam ediyor olacaktık.
Bunlar yaşanırken Faruk Koca kaç kere devreye girmiş. Ama “sen bize karışma, biz gerekeni yapacağız” demişler. Ama sonuç ortada.
Bu konuda vicdanım rahat. Ben bir çok yazımda Belözoğlu ile gitmeyeceğini, yoların ayrılması gerektiğini yazdım.
Emre Belözoğlu ise halen istifa ettim, çekildim diyemiyor. İnsanda biraz yüz olur kardeşim! Sen koskoca kulübü mucize eseri, kendi şahsi ihtirasların, kaprislerin, kibirin yüzünden düşürmüşsün. Futbolu biliyorsun ama ne Ankaragücü’nün nede Süper Lig’in dengelerini bilmiyorsun. Hiç bir maçı doğru düzgün tutamadın elinde. Hep son dakikalarda kaybettin. Final maçında bile 87’den sonra 3 gol yedin. Bir stoperi daha sahaya atamadın. Hamlelerin berabattı. Ve adım adım, oya gibi işleyerek, göz göre göre takımı küme düşürdün.
Benim mantığıma göre hemen, zaman kaybetmeden ivedi bir şekilde, “Bütün hata bende. Ankaragücü’ndeki görevimden istifa ediyorum!” demesi lazım…
Bu inanılmazı başardıktan sonra hangi yüzle oturup tazminat muhabbeti yapacak.
Koskoca Ankaragücü küme düştü. Ama halen sizler yerinizde duruyorsunuz. Bu olmaz, hep beraber istifa edin.
Halen Emre Belözoğlu ile daha önceden planlı olsa bile görüşmek hiç olmuyor!
Yazıktır!
Bu takıma kıyan, bu adamla artık ne görüşeceksiniz!
YILMAZ BAL ARADI
Son yazımda Yılmaz Bal’a da sitemimi iletmiştim. Yazıdan sonra onlarca kişi gibi oda beni aradı. Bizde bir laf vardır. Gönül umduğu yere küser derler. Kendisi beni aradı. Mert Hakan Yandaş konusunda bazı açıklamalar yaptı.
Üzüldüğüm konu benim onun hakkında yazdıklarımı birilerinin gazıyla yazdığımı düşünmesi.
Anladığım kadarıyla birisi ona; “senin hakkkında birileri yazı yazdıracak” filan demiş.
24 yıldır yazarım. İnanmadığım bir şeyi asla yazmadım.
Yılmaz Hoca’yla konuştuk. Öncelikle Mert Hakan Yandaş olayı konusunda şunlar söyledi; “Ben Mert Hakan Yandaş’ın taraftarımıza küfür ettiğini görmedim. Maç bitmişti. Fenerbahçe gergindi. Biz de geçmişten gelen bir olaydan dolayı bazı şeylerden korkuyorduk. Mert Hakan Yandaş’ın agresif davrandığını görünce olay büyümesin, taraftarımızı daha fazla tahrik edip bir olaya sebebiyet vermesin diye, kendi menfaatlerimiz için, Mert’i kolundan tutup içeri soktum. Götürürkende ‘taraftarı tahrik etme, sana yakışmıyor, gir içeri !’ diye uyardım. Tünele girdikten sonra da sert bir şekilde soyunma odalarına gönderdim. Mert’in yüzünden taraftarımızın sahaya girebileceğinden korkuyordum. Ayrıca kulüp içinde bir çok konuda oyuncular ve yönetimimiz arasında köprü oldum. Mali konular ile ilgili yerli ve yabancı oyuncuları yönetimle görüştürdüm.” Ifadelerini kullandı.
Objektiflik adına söylediklerini sizlere aktarmak benim görevim. Bu nedenle açıklamasını da sizlerle paylaşıyorum.
Yazıyı şöyle noktalayayım. Bugün bu takım düştü. Elbette Fatih Mert ile başlayan süreçte, yumruğu atan Faruk Koca’nın, sezon başı planlamayı yapan Tolunay Kafkas’ın, transferleri yapan Emre Yıldız’ın, yönetim güdümüyle hareket eden tribun gruplarının, TFF’nin, hakemlerin kısaca herkesin belli oranda suçu var. Ama büyük resme bakmak lazım. Faruk Koca, bu yönetime defalarca bu hocayı gönderin, takım düşüyor demiş. Ama sözünü dinletememiş. Ve gelinen noktada haftalardır maç kazanamayan Teknik direktör ve ruhsuz futbolcular takımı düşürdüler. Gaziantep, Hatay, Konya hep son anda hoca değiştirdiler ve kümede kaldılar. Sen değiştiremedin düştün. Daha fazla bir şey konuşmaya gerek var mı?
Son çağrımı Faruk Koca’ya yapayım. Bu camia Faruk Koca’ya yüzde yüz noktasında destek verdi. Artık bugün Faruk Koca’nın da bir karar vermesi lazım. Ya kongre için adayını belirlesin, ortaya atsın. Çünkü takımın kaybedecek 1 güne bile tahammülü yok. Yada mali tabloyu, bilançoyu, borçları, kulübün kendisine olan borçları şeffaf bir şekilde açıklasın ve kenara çekilsin. Bu camia büyük camiadır. Sahipsiz kalmaz!
ORHAN SAL
BU kadro ile birkaç yıl super lige çıkamayız. Kimse umutlanmasın. Hep seyircisi olan bir çok takım ve bu takımların genç oyuncu kadroları var. Bizde ise ahı gitmiş vahı kalmış futbolcular. Ruhyok enerji yok. Birde transfer yasagı işimiz çok zor. İyi bir yönetiminde gelmeyeceği malum.
Atilla
29-05-2024 13:46