NASIL BAŞLADI?
Her yazıdan sonra artık biraz çekilelim, diğer işlere kanalize olalım diyorum. Ama olaylar ve öğrendiklerimiz bizi yine, yeniden yazmaya itiyor.
Bir çok kez yazdık. Yine yazacağım.
Kongreden önce Faruk Koca, İsmail Mert Fırat ve Emre Yıldız anlaşmışlardı. Görev Emre Yıldız’a verilmişti. Yıldız takımdaki her oyuncuyla temasa geçmişti. Herkes takıma katılacaktı ve bu sezon takımı Süper Lige çıkarmak için sözleşilmişti. 4-5 nokta transferle yol alınacaktı.
2 stoper transferi de yapılmıştı. Alim Öztürk ve Sinan Osmanoğlu ile her konuda anlaşılmıştı. Mert Çetin’de büyük ihtimal takıma dahil olacaktı. 2-3 oyuncu daha alınıp, mevcut kadroyla devam edilecekti.
NE OLDU?
Ancak kongreden sonra başka bir formata geçildi.
Kongreden sonra ortaya bambaşka bir Ankaragücü çıktı.
Yusuf Tanık yaşanacakları gördüğü için son anda yönetime girmedi. Seçilen yönetim ilk önce Faruk Koca’nın izlerini silmek için yol almaya başladı. Faruk Koca hiç bir işe karıştırılmadı.
Emre Yıldız’a kabul etmeyeceği bir teklif sundular. O ayrıldı.
Sonra Kemal Özdeş gözden çıkarıldı. Özdeş, yeni yönetime transferde nasıl yol alınması gerektiğini söyledi. Onu dinlemediler. Onun istediği Alim Öztürk ve Sinan Osmanoğlu transferlerinden vazgeçildi. Takımda stoper ve sol bek yokken ve 2 sağ bek varken, bir sağ bek daha alınacak olması (İsmail Çokçalış) Kemal Özdeş’I adeta çileden çıkardı. Özdeş, bu yönetimle olmayacağını anladı ve bırakma kararı aldı.
Yeni yönetimde daha önce de yazdığım gibi futbol Feridun Geçgel’e emanet ediliyor. Geçgel’de Şanlıurfaspor’dan tanıdığı Cihat Arslan için zaten önceden zemin hazırlamıştı. Özdeş’in gittiği gün, Cihat Arslan’I getirdiler.
Yani görülüyor ki, Faruk Koca ve ekibine kongrenin ardından adeta tasfiye harekatı başladı. Kongreden önce ortak hareket edilen Faruk Koca’yı kongreden sonra yok saydılar. Adamı Emre Yıldız’ı göndermek istediler ve başardılar, çalışmak istedikleri sportif direktörleri Seyit İçgül’ü getirdiler, Faruk Koca – Emre Yıldız ikilisinin getirdiği Kemal Özdeş’i soğutup gönderdiler.
Yönetim içindeki sevilen isimlerden Basın Sözcüsü Hüseyin Aytekin’de, "İnanmadığım hiç bir yapının içinde durmam" diyerek veda etti.
İsmail Mert Fırat’ın futbolu bıraktığı, Feridun Geçgel ve ekibi taşları yerinden oynattılar.
NE OLABİLİR?
TFF’nin 18 Temmuz’da Ankara’da seçimli Genel Kurulu var. Burada Faruk Koca ve Ali Koç’un yaklaşık 4 ay önce ortaya attıkları ve en yukarıdan da kabul gören Servet Yardımcı Başkan adayı. Servet Yardımcı büyük ihtimal TFF Başkanı olacak. Yardımcı başkan olduktan sonra, Faruk Koca cezasını indirip, yeniden futbola dönmek için mücadele edecektir. Bu mümkün. Dönebilir ve bir süre maçlara girmeden başkanlık yapabiliyor, sonra ceza bitiyor. Bu olursa Koca, tekrar kolları sıvayıp, Ankaragücü’nün başına geçme mücadelesi verebilir. Ama onun da artık şevkinin kırıldığını duyuyoruz.
Ayrıca mevcut yönetim yeni bir kongreye gider mi onu da bilemem. Bu senaryoyu zaman gösterecek.
Başka bir senaryo da Faruk Koca, kongreden önce Murat Ağcabağ’a karşı sürekli belli miktarı verin çekilelim şeklinde söylemleri olduğunu duyuyorduk. Acaba İsmail Mert Fırat ve yönetimdeki bazı isimler, Faruk Koca’nın kulüpten alacaklarını vereceklerde, Koca geri mi çekilecek. Onu da bilemiyoruz. Zaten bunların açığa çıkma şansı yok.
Bu arada yönetimde Faruk Koca’ya ve Hüseyin Aytekin’e yakın bazı isimlerde istifa edebilir.
Sonuç olarak şunu söyleyim. Bazıları geçmişte başka kulüplerde görev almışlardır, yöneticilik yapmışlardır. Her camiaya saygımız ve sevgimiz var.
Ancak bakın burası MKE Ankaragücü!
Takım zaten geçen sezon pisi pisine küme düştü.
Buraya yönetici olanlar veya görev alanlar. Burayı başka bir Anadolu kulübü gibi filan düşünmeyin.
Bu takım Başkent takımı. Devlet bu takımın içinde!
Ankaragücü 2.Ligdeyken bile Türk futbolunda gündemi belirler.
Popülaritesi, takip edilirliği herkesten yüksektir.
Ankaragücü’nü öyle başka kulüpler gibi parayı verdim, istediğim gibi yönetirim şeklinde bir kulüp olarak düşünmeyin.
Buradaki iç dinamikler farklı işler.
Kongrede size destekleyen delege taraftar, bir anda alehinize dönüverir. Zaten dün 1 grup hariç hepsi açıklama yaparak sürece tepki gösterdiler.
O nedenle, daha dikkatli davranılması gerekiyor.
Burada şu an kimsenin kredisi yok!
Bu kulüp, bu sezon başarılı olmak ve Süper Lige çıkmak zorunda.
Aksini düşünmeyin bile!
ORHAN SAL
NOT: Hüseyin Aytekin’in kendisine de dedim. Ne zaman isterse canlı yayında yaşadıklarını anlatabilir. Kapımız açık.
Metin Kazancı Bey,Yaşınız baya büyük o nedenle saygısızlık yapmak istemem, çünkü ben büyüklerimden böyle öğrendim. Ancak saygı çerçevesinde cevap vermek istedim.Birincisi Ankaragücü’ne ve büyük taraftarına böyle hakaret etme gücünü nereden buluyorsunuz? İkincisi Allah’a şükür benim bir işim var, ama işsiz güçsüz topluluğu demeniz hiç yakışmamış. Bir insan iş sahibi olmayabilir, hayat şartları vs., ama önce İNSAN olup olmadığına bakmalıdır. Hani bir hikaye anlatılır siz de mutlaka bilirsiniz, ‘Ben sana Kral olamazsın demedim....’ şeklinde biter. Sizin gibi devletin üst kademelerinde çalışmış bir bürokrata yakıştıramadım. Sonra taraftar küfürden başka birşey bilmez demişsiniz, evet zaman zaman küfür oluyor ama sanki sadece Ankaragücü taraftarına özgü gibi lanse etmişsiniz. (Üç büyükler ağzıyla). Kulübümüzün tarihine laf atmışsınız? Siz tarihçi misiniz? Zaman zaman sahada, tribünde, kulüp yönetiminde olan hataları bizler de eleştiriyoruz ama hakaret etmiyoruz. Çünkü biz Ankaragücü sevdalısıyız, ne olursa olsun.
Bahadır
09-07-2024 20:17