Sporanki canlı yayınında Teni Malatyaspor - Ankaragücü maçı değerlendirildi..
İşte o yayınımızın linki:
https://www.youtube.com/watch?v=vgcWYlgS6vg&t=8s
Ankaragücü için sezonu kurtarma maçıydı. O yüzden büyük bir sabırsızlıkla beklediğimiz bir maç oldu.
Bu maça özel takımda büyük bir kazanma isteği göreceğimizi düşünmüştük.
Ama yanıldık!
Takım maçta bir 5-10 dakika istekli oynar gibi yaptı. Ama sonrasında korkunç bir futbolsuzluğa büründü.
Tüm hatlarıyla vasat bir takım izlemeye başladık. Kimsenin futbol oynamaya niyeti yoktu. Rakip Yeni Malatyaspor bildiğimiz bir takım. Yani futbola yabancı bir takım! Ama Hikmet Karaman’ın gelişiyle çok övdüğümüz Ankaragücü’nün bu denli etkisiz, isteksiz, maç bitse de gitsek havasıyla top oynayacağı aklımın ucundan bile geçmezdi.
Hikmet Hoca’nın kadro tercihlerinde bir sıkıntı gözleniyor…
Beşiktaş maçında bile ilk 11’de Voca’yı oynatıp defansı kalabalık tutmayı düşünmemişken, Malatya’da neden böyle bir 11 sahaya sürdü anlamadım.
Takım sakatlıklardan dolayı santrforsuz kalmıştı, bunu biliyoruz. Ama 4-6-0 gibi bir oyun sistemiyle sahaya çıkmak da çok abartıydı. Resmen 1 puan için gidilmişti.
Saba’nın 5.dakikada kaçırdığı, Kitsiou’nun pas vermeyip direğe nişanladığı şutların ardından zaten ilk yarının son anlarında gol sinyallerini almıştık. Nitekim 2.yarının başında ilk gol geldi. Adamların sol beki ilk hücuma çıktığında golü attırdı. Yapılan ortayı başta Kulusiç-Pazdan ile birlikte o araya girmesi gereken Voca’nın izlemesi çok acıydı. Adem Büyük bile bu kadar rahat bir gol atacağını düşünmemiştir eminim.
1-0’ken Geraldo’nun aldığı kırmızı kart takımın bu maçta fişinin çekildiğinin göstergesiydi.
Bu adamların nasıl bu kadar gereksiz kırmızı kart gördüğünü ciddi anlamda araştırmak lazım.
Ardından 2.gol geldi. Bu gol, 1.golden de daha vahimdi.
Artık futbol olarak misyonunu tamamlamış gibi görünen Pazdan, Tetteh’e adeta “at şutunu, yaz golünü” der gibi rahat bıraktı. Pazdan zaten patlamaya hazır bir bomba görüntüsü vermeye devam ediyor! Bu saaten sonra Erdi Dikmen oynasın, hiç olmazsa önümüzdeki sezona bir yerli oyuncumuz hazır olmuş olur.
Bu arada İrfan Buz da taktiksel anlamda çok olumlu değişiklikler yaptı. Ankaragücü eksilince sarı kartlıları çıkartıp, hücumcularını oyuna alarak akıllıca davrandı. Zaten Malatya’nın kenarda hamle gücü bizden iyiydi. Maç 0-0 devam ettiği sürece Malatya’nın hamleler yaparak maçı koparabileceği görülüyordu.
Son dakika golü hiçbir umut bile vermedi.
Çünkü hem takım boş bir günündeydi, hem de hakem Ümit Öztürk beraberlik golüne izin vermezdi.
Hakemin o kadar duran oyuna 4 dakika uzatma vermesi de vahimdi! Zaten Türk hakemlerinin ne yapmak istediğini anlamaya imkan yok!
Sonuç olarak vahim bir kayıp oldu.
Ben kaybedilen maçtan ziyade takımdaki disiplinsizliğe de isyan ediyorum.
Geraldo bedavadan kırmızı yiyor, Paintsil bedavadan sarı görüp cezalı duruma düşüyor, kenarda hoca kırmızı kart görüyor, sahada kimse ne yaptığını bilmiyor ve her zaman övdüğümüz Hikmet hocam da formsuz bir dönem yaşıyor.
Üstelik takım çok yorgun görünüyor. Bu kadar yoğun bir maç trafiğini kaldırabilecek bir kadro genişliği yok. Ama bu durumda bile, sahada varını yoğunu ortaya koyan, takımın direncini arttırabilecek oyunculardan olan Lukasik gibi bir oyuncu neden küstürülür ve oynatılmaz bunu da anlamıyorum.
He şeye rağmen diğer alınan sonuçlar yarışta kalmamızı sağlıyor. Bu hafta Gaziantep FK galibiyeti gelirse yine umutlu konuşuruz. Avantajımızı kaybettik. Ama karalar bağlamaya da gerek yok!
ORHAN SAL
Yorum Yazın