Çiçeği burnundaki teknik direktörü Hikmet Karaman ile bir an önce seri galibiyetlere başlamak isteyen Ankaragücü, Süper Lig'in 26.haftasında Eryaman Stadında Çaykur Rizespor'u konuk etti.
3.dakikada Godfrey Donsah'ın ayağından gelen golle, maça adeta 1-0 mağlup başlayan Ankaragücü, 45+2.dakikada Börven ile beraberliği yakaladı. İkinci yarıda ise, iki takım da skoru lehine çevirecek golü bulamayınca karşılaşma 1-1'lik eşitlikle sona erdi.
Maçın analizine geçmeden önce, Ankaragücü teknik direktörlüğüne getirilen Hikmet Karaman'a başarı dileklerimi iletiyorum.
Hikmet hoca, Ankaragücü camiası için çok özel ve önemli figürlerden bir tanesi. Çalıştırdığı takımlara, özellikle motivasyon ve hırs yüklemesini çok doğru ve ayarında yapan bir teknik adam. Ankaragücü yönetimi, en kritik zamanda çok doğru bir teknik direktör hamlesi gerçekleştirerek Hikmet hocayı takımın başına getirdi. Bu hamlenin, olumlu veya olumsuz sonucunu sezon sonunda göreceğiz.
Ankaragücü, Çaykur Rizespor maçına mutlak galibiyet parolasıyla çıkmıştı ama, Hikmet hoca sahaya sürdüğü orta saha kurgusuyla taraftarları biraz hayal kırıklığına uğrattı.
Rizespor gibi üst düzey bir ofansif yapıya sahip olmayan ve önemli sayılabilecek eksikleri olan bir takıma karşı, Daniel Lukasik - İbrahim Akdağ – Idriz Voca üçlüsünden oluşan orta sahanın, aşırı temkinli bir (defansif düşünceli) kurgu olduğunu düşünüyorum.
Şahsi düşünceme göre, ön libero bölgesinde Lukasik, 8 numara bölgesinde İbrahim Akdağ ya da Voca ikilisinden birisi, ofansif orta saha bölgesinde de Endri Çekici üçlüsünden oluşan bir sistem ile maça başlansaydı daha iyi olurdu. Nitekim, ikinci yarıda bu dizilişe dönüldü.
Orta sahada oluşan aşırı defansif yapı nedeniyle, Ankaragücü ilk yarıda rakibine karşı son derece üretkenlikten uzak ve etkisiz bir oyun ortaya koydu. Buna rağmen, 45+2.dakikada Börven'in attığı piyango niteliğindeki golle, taraflar soyunma odasına 1-1'lik eşitlikle gitti.
İkinci yarıda, Hikmet hocanın Endri Çekici ve Pinto'yu oyuna dahil etmesiyle birlikte, hem ofansif olarak hem de defansif olarak rakibine oranla daha etkili bir Ankaragücü izledik. Pas oyunu oynayan ve topa hakim olan bir takım vardı sahada
Ancak, sezon başından beri her fırsatta dile getirdiğimiz, kreatif oyuncu eksikliği nedeniyle ikinci yarıdaki etkili oyununu gole çevirme imkanı bulamadı Ankaragücü.
Rizespor da skoru lehine çevirecek pozisyonları bulamayınca, taraflar 1’er puanla ayrıldı sahadan.
Puan cetveline baktığımız zaman, kaybettiği bu hayati nitelikteki puanlara rağmen, küme düşme potasındaki 4 takımın üstündeki 25 maç yapmış 25’er puanlı BB. Erzurumspor ve Kayserispor ile 24 maç yapmış 20 puanlı Ankaragücü arasında 5 puanlık bir fark var. Üç puanlı sistemde, rahatlıkla kapanabilecek bir fark. Deyim yerindeyse, Ankaragücü'nün yarıştığı takımlar da "kuş kondurmuyor"! Daha şimdiden, “yandık-bittik-mahvolduk” moduna girmeye gerek olmadığını düşünüyorum.
Ancak, Ankaragücü'nün bir an önce seri galibiyetlere başlaması için, Hikmet hocanın mevcut kadrodaki bazı sorunları ivedilikle çözmesi gerekiyor ve çözeceğine de inanıyorum.
Bu sorunlardan kendisini en çok zorlayacak olanı, düşük performanslı bazı oyuncuların seviyelerini yukarı çekmek olacak hiç şüphesiz.
Bu isimler Saba, Paintsil ve Börven... Saba ve Paintsil, sadece hızlarıyla bir şeyler yapmaya çalışan, teknik yönleri sınırlı olan oyuncular. Bal yapmaz arı misali! Hızlarıyla ve enerjileriyle ceza sahasına geliyorlar ama, üretkenlik sağlayamayınca olmuyor!
Santrafor Börven, Rizespor önünde çok net ve kalite kokan bir gol attı. Ancak, kendisinin de geliştirmesi gereken eksikleri var. Gol noktalarında buluştuğu topları daha etkili kullanması gerektiğine inanıyorum.
Hikmet hocaya gereken her türlü destek verilirse ve kendisi de takım içindeki belli başlı sorunları çözebilirse, Ankaragücü takımının sezon sonu Süper Lig'de kalacağına olan inancım tamdır.
Hikmet hoca ile Ligin ikinci yarısına başlasaydık daha isabetli olurdu.Biraz geç kalındı
coşkun
24-02-2021 07:53