Masalların başlangıcında söylenir bu sözler. Her çocuğun dinlerken, ya da okuduğunda hayallerini süsler masallar...
Benim için de Ankara’nın kalbi spor ile atan herkesin severek takip ettiği Sporanki spor sitesine ilk başlangıç yazım. Benim hikayem de yeni başlıyor.
Peki ya çok sevdiğimiz Ankaragücü’müzün hikayesi ne olacak?
Kurtuluş Savaşında yazdığı destansı hikayeleri ne zaman futbol kulübü olarak yazacak.
Aynı dönemde kurulmuş birçok kulüp kendi hikayelerini şampiyonluklarla süslerken bizler ne zaman hikayemizi tamalayacağız?
115 yıllık asırlık çınarın bu durumu hepimizin içi acıtıyor. Özellikle son 5-6 senedir her sezon bir varmış diye başladığımız lige maalesef bir yokmuş ile biten, kendi hikayesini yazamayan bir durumla karşı karşıyayız.
Bu sezonun özeti de aşağı yukarı böyle. Bir maç var, bir maç yok. İlk 45 dakika var, ikinci 45 dakika yok.
Kendi sahasında var, deplasmanda yok.
Bu durum nasıl değişir?
Hikayenin karakterlerini oluşturanlar bu arma için her türlü fedakarlıktan kaçınmazsa bizim hikayemizde elbet bir gün mutlulukla biter. Her işin başarısında ki temel etmen liyakattır. Daha sonra takım çalışması. Yani birlik ve beraberlik ortamı.
Birlik beraberliğin olmadığı yerde masallar bir varmış, bir yokmuştan ileri gitmez. Kulüp için; kulüp çaycısından taraftarına, yöneticisinden belediye başkanına, valisinden milletvekiline hepsini bu beraberliğin içine çekemezsen hikayen hep yarım kalır.
Bu sezon bence kırılma sezonu ve çok kritik bir sezon. Hep birlikte bu hikayeyi tamamlayalım. Ankaragücü nü layık olduğu yerlere taşıyalım.
İnsanoğlu bir varmış bir yokmuş gibidir. Bunu en iyi yakınlarını kaybedenler bilir.
Bir gün hepimiz bir yokmuş olacağız. Yeter ki İmalat-ı Harbiye hep yaşasın ve Var olsun.
Saygı ve sevgi ile kalın.
Özdemir AYKANAT
Bir varmış, bir yokmuş...
Yorumlar
Kaleminize sağlık.
MEHMET ÖNDER ERYÜREKLİ
24-12-2024 18:24
İlk yazınız hayırlı olsun, hoş geldiniz o zaman..
Alperen Çağlar
25-12-2024 08:55