ANTALYASPOR - MKE ANKARAGÜCÜ MAÇI SPORANKİ CANLI YAYININDA DEĞERLENDİRİLDİ...
İŞTE YAYININ LİNKİ: https://www.youtube.com/watch?v=cwJLq08dWl8
MKE Ankaragücü verilen Dünya Kupası arasından sonra ilk lig maçına çıktı. Hepinizin yakından takip etiği gibi sarı – lacivertliler, Antalya deplasmanında oynadığı karşılaşmayı 2-0 kazanarak lige çok çok iyi bir giriş yaptı.
Maçtan önce Eren ve Mert kardeşlerimizi anmadan geçmek olmaz. 1 Mart 2019 tarihinde Antalya’da oynanan Antalyaspor – MKE Ankaragücü maçının ardından Ankara’ya dönüş yolunda büyük bir acı yaşamıştık. Ankaragücü taraftarını taşıyan otobüslerden 1 tanesi kaza yapmış ve kaza sonucunda Eren ile Mert kardeşlerimizi kaybetmiştik. Ankaragücü sevdalısı 2 taraftarımızı kazaya kurban vermiştik. Acı kader onları genç yaşta aramızdan aldı götürdü. O yüzden her Antalya’da oynanan Antalyaspor maçında daha farklı duygular içinde oluruz. İçimiz burkulur, acı çekeriz. Hep Eren ve Mert aklımıza gelir.
2 merhum kardeşimize bir kez daha Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.
Maça geçersek; beklendiği gibi bir on birle sahaya çıktı Ömer Erdoğan. Zaten Tuzlaspor kupa maçına çıkardığı on bire baktığımızda, Antalyaspor maçına bu 11’le başlayacağı belliydi.
İlk 15 dakika içinde golü düşünen, rakipten daha baskın bir Ankaragücü takımı vardı sahada. Orta sahadan çabuk çıkıldı, top rakip ceza sahasına kolayca getirildi. Ancak son vuruşların düzgün yapılamaması gol getirmedi. Bu dönemde 3.dakikada yaşanan bir ele çarpma pozisyonu var. Pozisyonda top, Antalyasporlu oyuncunun eline çarpıp kaleye giderken yön değiştiriyor. Ama VAR, 3 dakika izlediği pozisyonu es geçti ! Bu sıkıntıyı çekmeye devam edeceğiz. Ki artık VAR bile çile haline dönüşmeye başladı.
Ancak bu bölümde oynanan futbol gerçekten bizi tatmin etti. Ne yaptığını bilen, rakibi sindiren bir takım vardı sahada.
İlk yarının 15’den sonraki bölümünde sahada varlığını hissettiremeyen bir Ankaragücü izlemeye başladık. En büyük sorun aşırı derece top kayıplarıydı. Maçın ardından yaptığımız yayınımızda da Ertan rakamları verdi. Bazı oyuncuların bireysel bazda top kayıpları 20’li rakamlara çıktı. Bu da tabii ki, her topun rakipte kalmasını sağladı. Tolga, Malcuit, Yasin çok top kayıplarıyla oynadılar. Bu bölümde orta saha oyundan düştü. Taylan ve Pedrinho verimsiz kaldı. Beridze, Emre Kılınç ve Ali Sowe sahada yoktular.
Bu bölümde takımı ayakta tutan Mujakiç, Radakoviç ve Bahadır üçlüsü oldu.
Neyse ki bu yarıyı gol yemeden geçen Başkent ekibi, ikinci yarıya daha moralli girdi. İkinci yarıda çok daha farklı bir Ankaragücü izlemeye başladık. Oyunun dengesini sağlayan sarı – lacivertliler, çoğu zamanda üstün göründüler. Ancak hücum varyasyonları açısından bir türlü üretken olmayan ve göze hoş gelen bir futbol oynamayan bir takım vardı. Bu bölümde Malcuit’in çıkışları iyiydi. Golde Malcuit’in klasıyla geldi. Sağ kenardan sıfıra inen Fransız oyuncu, İspanyol Jese’ye güzel bir top çıkardı. Jese’de düzgün bir vuruşla topu filelerle buluşturdu.
Ömer Erdoğan’ın taktiği tutacak gibiydi…
Önce durduran Erdoğan, sonra da öldürücü darbeyi vurmaya başlamıştı.
Bu bölümde oyuncu değişikliklerinin de geç yapıldığını söylemek istiyorum. Sahada olmayan Emre ve Beridze’nin erken değişmesi lazımdı. Diack, Tasos ve Zahid’te çok geç girdiler.
Takımın oyundan düştüğü bölümlerde, takıma taze kan sokmak her zaman iyidir.
Son bölümde doğal olarak Antalyaspor’un baskısı vardı. Ama savunmada çok zorluk çekildiğini söyleyemeyiz. Çünkü Mujakiç, Radakoviç ve Bahadır aşırı derecede günündelerdi. Yasin’de ikinci yarıda toparlandı. Hatta bir kafa şutu gol bile olabilirdi.
Antalyaspor’un maç boyunca 2 topu direkten döndü. Bir maçı kazanmak için şansta yanında olmak zorunda. Evet kabul edelim ki; bu maçta şansta Ankaragücü’nün yanındaydı.
Hakemin abartılı ve saçma sapan uzatmalarının oynandığı dakikalarda Ali Sowe’un şık plasesiyle maç 2-0’a geldi.
Bu golle Ankaragücü sahadan 3 puanla ayrıldı.
Takımın çok ivedi bir galibiyete ihtiyacı olduğu bir dönemde gelen galibiyet gerçekten hem takımın, hem de camianın moralini de düzeltti.
Kazanmak güzel ama bazı sıkıntılarda orta yerde duruyor.
Bir kere formsuz oyuncular var. Tolga, Taylan, Emre, Beridze aradan önceki gibi formsuz görüntü sergiliyorlar. Burada Ömer hoca formayı adil dağıtmalı. Elindeki diğer alternatifleri değerlendirmeli. Belki kesik yemek, bazı oyuncuları kendine getirir. Rekabeti arttırır.
Artı oyun kalitesini özellikle deplasmanlarda biraz daha arttırmak lazım. Bu oyun Antalyaspor karşısında yetti. Ama yarın Galatasaray’la oynadığında asla yetmez. Direnemezsin.
İç sahada oyun kalitesinde sıkıntı yaşanacağını sanmıyorum. Takım ambiansın da etkisiyle tatmin edici futbolu oynayabiliyor.
Ama deplasmanlarda sıkıntı yaşanabilir. Biz de hop oturup, hop kalkıyoruz. Tedirgin bir şekilde maç izliyoruz.
Takımın direnci, ikili mücadelelerdeki başarısı, savaşçı ruhuna da diyecek bir şey yok. Kora kor oynayabiliyoruz.
Taktiksel olarak ikinci yarıdaki oyunu genele yayıldığında önümüze umutla bakabiliriz.
Bu süreçte Pedinho'da artık ipleri eline almalı. Takımı yönlendiren isim Pedrinho olmalı. Sorumluluktan kaçmamalı.
Ömer Erdoğan başka bir artısı da Ankaragücü kendi ayarındaki takımlar çok iyi çözüyor. Bakmayın siz beraberliklere Kasımpaşa ve Giresun deplasmanlarında da 3 puan gelmeliydi. Hatta Trabzonspor maçında bile…
Kazanılan bu güzel maçtan dersler çıkarmak gerekir. Ki açıkça belirtmek lazım, takıma transferde şart. 12 Ocak’ta başlayacak transfer öncesinde defolar belli. Benim gözlemlediğim takımı direkt hücuma taşıyacak çabuk 2 hücumcu oyuncuya ihtiyaç var. Artı kadrodaki mevcut isimlerden Jese’nin, Zahid’in, Diack’ın, Tasos’un, Marlon’un devreye sokulması lazım.
Maçın ardından bütün teknik heyet ve futbolcuların omuz omuza taraftarın önüne gitmesi de çok hoş bir görüntüydü gerçekten.
Evet şimdi kritik bir eşikten geçiyoruz… Öncelikle hedef Salı günü oynanacak olan 6 puanlık Ümraniyespor maçı. Ardından da İstanbul’da Galatasaray maçı. Hatta biraz ileride de Beşiktaş kupa maçı. Önce rakibimiz konumundaki Ümraniyespor’u yenip, şöyle bir rahatlamak lazım. Ardından bakalım kader Ankaragücü’nü nerelere götürecek.
Haydi Güçlüler…
Salı günü Eryaman’a akalım…
Maçtan sonra yaptığımız canlı yayınımızda çok keyifliydi. Özcan Bizati hocamız takımı bir futbol adamı gözüyle yorumladı. Antalya'dan Gürcan Yurt'a bağlandık ve taraftarlarımızla sohbet ettik. Mutlu bir hafta sonu bizi bekliyor...
ORHAN SAL
Yorum Yazın