Erken uyarı

ERKEN UYARI

Geçtiğimiz yıllardan farksız, beklentisiz, hedefsiz ve kargaşa dolu bir sezona daha merhaba dedik. Ankaragücü yönetimi ile taraftarı ile bütün dinamikleri ile her sene aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar elde etmeye çalışıyor. Tam da düşündüğünüz gibi buda olmuyor.

Geçtiğimiz yıllarda yaptığımız tüm tahminler maalesef gerçekleşti. Yazdık, söyledik ancak yöneticilerin kendi çevrelerine topladıkları “danışmanlar” ve kendilerinde muhatap kabul ettikleri taraftar gurupları dışında kimseyi dinlemedikleri için derdimizi anlatamadık.

Ancak hep bizler haklı çıktık hep onlar yanıldı ama hep bizler engellendik, tehdit edildik, görmezden gelindik. Yeni sezon yazısına böyle başlamak tabi ki tercih edeceğim bir şey değildi.

Görüntüde yeni kurulan ancak neredeyse 3 yıldır bu camiayı yöneten isimler, geçtiğimiz yıl oluşturulan kadro ile alt ligde belki bir başarı yakalanabilir eleştirimizi ciddiye almış olmalı ki, bu sene o kadroyu da bozup, son derece ağır, yetersiz ve hedeflerden uzak bir kadro kurdular!

Daha sezon başlamadan gerçekten gırtlağımızı yırttık. Ancak Ankaragücü’nün sözde en güçlü yönetimi ve taraftarların içinden çıkmış yöneticileri bulunan yönetimine sesimi eriştiremedik. Tekrar yazalım. Kadro yanlış seçiliyor. Oyuncu seçimleri yanlış. Hoca kendini ilk döneminden bir adım ileriye taşıyamamış durumda. Taraftarlara hakaret ederek, tepeden bakarak, inatlaşarak kim nerede başarılı olmuş?

Çok net görünen bir şey o da Faruk Koca bir spor kulübü yönetecek nitelikte olmaması. Çevresinde ki danışmanları başkanı yanlış yönlendiriyor. Kullanmadığı sosyal medya ile ilgili bilgiler yanlış. Oyuncu yönlendirmeleri yanlış. Tekrar belirtelim, hoca seçimi yanlış.

Durum böyleyken daha sezon başı taraftara yüklenip, birkaç grubu yanına alıp başarılı bir yönetim gösterebileceklerini düşünmek maalesef sonu kötüye götürüyor. Ankaragücü mevcut yönetim ile savruluyor. Eski başkan çıkıp maç öncesi tribünlerde yaşanan kriz ile bilgi veriyor. Takımın menajeri kim, basın sözcüsü kim bilmiyoruz. Öyle ki şu an bildiğimiz liglerde Ankaragücü dışında covid vakası yaşayan takım yok. Bu da organizasyondaki bozukluğu gösteriyor.

Mustafa Dalcı için söyleyecek bir şey yok. Bu takımda maaşlı görevli birisi… İşini yapmaya çalışıyor. Bizlere göre başarısız. Ankaragücü gibi bir camianın teknik sorumluluğunu almış birisi. Dalcı bu görev dışında başka bir yerde başarılı olabileceğini düşünmüyorum. Bir ışık göremiyorum. Bu nedenle suç hocada değil, hocada ısrar eden yönetimde. Çünkü hocanın potansiyeli bu kadar. Bunu ilk döneminde gördük.

Ankaragücü tüm kadroları ile kötü yönetiliyor. Geçtiğimiz sezonlarda olduğu gibi gene söylüyoruz. Bu şekilde yok olmaya ya da yok edilmeye doğru sürükleniyor. Bu kadar hata göz göre göre yapılmaz. Yapılıyorsa da artık iyi niyet aranmaz.

Göreve geldiklerinden beri ödediklerini söyledikleri milyonlarca para ve bir türlü düşmeyen milyonlarca borç… Her şartta suçlu olan birileri ve asla yanlışlarını kabul etmeyen insanlar… Bu haldeyken yurt dışına iş gezisinde bulunan başkan… İşimiz zor.

2 haftada oynanan oyun ile ilgili olarak yazacak tek satır bu… Konuşabileceğimiz bir oyun şeklimiz yok. Kadromuz yok. Ne yaptığını bildiğimiz bir takım yok.
 

Biz bu denize daha önce girdik. Siz tesislerin yerini bilmiyorken biz bu denizdeydik. Bu denize giren insanlar olarak sizlere boy veriyoruz. Geçmiş dönem yaşanan sıkıntılara gebe bir gelecek… Lütfen görevinizi yapın… Taraftarsız, tepeden, ben bilirim diyerek gideceğimiz tek yer bir alt ligdir…