Taraftarsız derbi olur mu? Olmaz.
Oynanırsa tadı olur mu? Olmaz.
Olmadı da zaten. Ama bitti işte.
Futbol kalitesi olarak asla keyif vermedi. Ama savaş vardı, hırs vardı. Hakemin son düdüğüne kadar bitmeyen mücadele vardı.
Bir de kötü bir hakem yönetimi vardı. Maçı sahada izlediğim için benden uzak kalan bölümlerdeki ince pozisyonları göremedim. 2 takıma da birer penaltı verilmediği söyleniyor. Özette Gençlerbirliği’nin penaltı pozisyonun da göremedim. Ama Ankaragücü atağında Polamat’ın eline çarpan top net penaltıydı. Vermedi!
Maçta mücade ön plana çıktı dedik. Ancak maçın parlayan ismi Berat Özdemir’di. 90 dakika sahanın en iyisiydi. Ama maç sonu verdiği demeçle her şeyi berbat etti. Ankaragücü’nün Fair Play ruhunu sorgulaması ona düşmez. Futbolcular bu işlere girmemeli. İyi oynamışsın, maçın yıldızı olmuşsun. Futbol konuş herkes seni alkışlasın.
Geçen sezon ki derbide Sessengon, bu sene de Berat ön plana çıktı.
Ankaragücü’nde ise bu tip oyuncuların olmaması sıkıntı yarattı. Zaten hep yaratıyor. Mustafa Dalcı hoca Hatayspor maçının kazanan on birini bozmadı. Duygusal davrandı. Ama tabii her maçın ayrı bir hikayesi oluyor. Örneğin orta sahaya daha önem vermek lazım. Ender’in gençliği terübesizliği, Pinto’nun da o bölgede tutmaması bu bölgede üretkenliği düşürüyor. Zorlu Beşiktaş maçında Pinto yerine çekilse, Lukasik orta sahaya monte edilse fena olmaz. Zaten bu saatten sonra Lukasik asla göz ardı edilmemeli. Ankaragücü’nün en tecrübeli faydalı oyuncularından birisi Lukasik. Derbide de girdikten sonra fark edildi.
Savunmada hatalar yapan bir Ankaragücü izledik. Özellikle yenen golde inanaılmaz hatalar vardı. 2 çabuk oyuncu Pinto ve Kitsiou’nun Murat’ı döndürüp asist yaptırmaları kabul edilemez. Berat’ın topa dokunarak gol atması da kolay bir gol oldu.
Bu hatalar Beşiktaş maçında yapılırsa halimiz perişan olur.
Kaleci Ricardo’ya fazla iş düşmedi. Saba’nın Hatay maçına göre daha durgun olduğu gözlendi. Ama şükür ki artık sonuca etki ediyor. Emre Güral, santrfor değil de forvet arkası gibi kullanılsa önünde Börven oynasa nasıl olur acaba bilmiyorum. Sanırım denemek lazım.
Paintsil, Adziç halen beklenen kıvamde değiller. Hadi Adziç az oynadı da, Paintsil koca 45 dakikada varlık gösteremedi.
Bu maçın ardından kazanılan 1 puan mı, kaybedilen 2 puan mı diye soracak olursanız. Kaybedilen 2 puan derim. Bu kadar eksik yakalanan bir Gençlerbirliği’ni yenmek lazımdı.
Öte yandan Mustafa Dalcı’nın gelişiyle takımda bir yardımlaşma, üretkenlik, enerji arttı. Özgüven iyi seviyelere geldi. Bu net olarak görülüyor. Bunu kaybetmemek lazım. Çünkü önümüzde bir Beşiktaş maçı var.
Bu maç elbette zorlu. Beşiktaş’ı BB. Erzurumspor maçında izledim. Savunmayı açmakta zorlanıyorlar. Ama açtı mı da rakibi perişan ediyorlar. Fizik olarak çok iyi bir takım. Coşturmamak, sürekli tempoyu düşürmek lazım.
Ankaragücü bu maçta golü yese bile asla oyun disiplinini kaybetmemeli. Zaten maç Ankaragücü’nün istediği skorla devam ederse Ankaragücü kolay kolay pes etmez. Rakibe boş alan bırakmamak, alanları iyice daraltmak lazım.
Puan alınabilir mi? Pinto’nun sol beke çekilmesi, Lukasik ve Atakan’ın birlikte oynaması, Emre Güral’ın Börven’le birlikte forvet arkasında yer alması, Saba ve Çekiçi’nin kanatlarda oynamasıyla bana göre iyi bir 11 olarak değerlendirilebilir. Veya Emre Güral, hamle oyuncusu olarak düşünülebilir. Ama elbette son karar Mustafa Hoca’nın.
Ama ne yapıp edip, Beşiktaş maçını kaybetmememiz lazım. Beşiktaş maçı sezon başında pisi pisine kaybettiğimiz Erzurum, Kayseri veya Rize maçlarından birini telafi etme maçı.
O yüzden Gençlerbirliği maçını hemen unutup, Beşiktaş maçına motive olalım. Yönetim de eminim ki prim anlamında oyunculara motivasyon sağlayacaktır.
Ve tabii ki maça adil bir hakem ataması lazım. Yanlı bir hakemle asla puan alınamaz...
ORHAN SAL
Kadro konusundaki düşüncelerinizin hemen tamamına yılların taraftarı olan bizler de katılıyoruz. Dünkü maçta da Lukasik ve Börven hamleleri devre arasında yapılsaydı belki maçı alırdık. Genç oyunculara şans verilmesi doğru ama yeri ve zamanı önemli. Yine bir genç olan ve faydalı olacağına inandığımız Şahverdiye bu maçlarda bile, eksiklerin çokluğunda bile şans verilmemesini de anlayamıyoruz. Sanırım bizim bilemediğimiz şeyler var. Ayrıca bu camianın ekmeğini yemiş olan Kaplan hocayı demeçlerinden ötürü kınıyorum. Sanki biz başka maç izledik. Futbolcularının lüzumsuzluğu da cabası. Sonra bizden destek beklerler. Böyle gerginliğe, bilenmeye gerek yok ki.
Önder İnce
21-12-2020 13:08