SPORANKİ CANLI YAYININDA KAYSERİSPOR - MKE ANARAGÜCÜ MAÇI DEĞERLENDİRİLDİ.
İŞTE O YAYINIMIZI İZLEYEBİLECEĞİNİZ LİNKİMİZ:
https://www.youtube.com/watch?v=O4E8OI-Nwuw
Maç öncesi bu takımın Kayseri’den puan getireceğine dair hiçbir inancım yoktu. Bunu konuştuğumuz herkese söyledik, yazdık.
Maç öncesi belli olan kadroya baktığımda da bundan artık emin oldum.
Kadroda Morutan yoktu. Son Afrika Kupası’nda başarılı görünen Garry Rodrigues’de.
Ya yeni transferler; Nerede Alexis Flips, Ricardo Saponara, Ertaç Özbir, Abdurrahman Dursun, Kazımcan Karataş?
Siz bizimle dalga mı geçiyorsunuz?
Oynatmayacağınız oyuncuları neden transfer ettiniz?
Emre Belözoğlu’nun sahaya sürdüğü orta sahaya bakın; Pedrinho/Efkan/Tolga üçlüsü. Yani savaşmayacak, mücadele etmeyecek, temaslı oyunda olmayan oyuncular. Kenarlarda Tasos, Bassogog ve santrforda Ali Sowe. Bunlar sürekli top kaybeden oyuncular. Bu oyuncularla maçı tutamazsın.
Bunlara bir de Mujakiç gibi, rakipler için bir maden var sahada.
Peki bu kadro ilk yarı neden maçı 2-0’a taşıdı. Çünkü Kayserispor takımı baskılı oynamadı. Hücum etmek istemedi. Tempoyu düşük tuttu. Nasıl olsa 1 gol bulurum, maçı koparırım diyen bir Burak Yılmaz vardı.
Ancak gelen 2 gol Burak Yılmaz’ı kendine getirdi. Devreye 3 değişiklikle başladılar ve takıma bir şok uyguladılar.
Peki Belözoğlu ne yaptı? Sanki her şey iyi gidiyormuş gibi davrandı. Hamleye, hamleyle karşılık veremedi. O öngörü zaten kendisinde yoktu.
Ankaragücü’ne baskı yapan her takım istediğini alır. Kayserispor’da ikinci yarıya baskıyla başladı.
Yenen ilk gol resmen komedi. Gökhan Sazdağı bilmem kaç metre top sürdü. Kimse müdehale etmedi. Kızılay'dan Ulus'a yürür gibi yürüdü gitti. İşte orta sahan temassız olursa, rakibi ısırmazsa adam da böyle gelir, güle oynaya golü attırır. 2-1 rakibe can verdi. Oysa Ankaragücü maçı biraz tutabilseydi, 3 puanla dönerdi. Ardından 2.gol yendi. Maç 2-2’ye bağlanmıştı ki, son anda 3.gol yendi ve takım sahadan boynu bükük ayrıldı.
Ankaragücü yönetimi ve Emre Belözoğlu transferde sınıfta kaldı. Takımda eksikler belliydi. Sol bek, stoper, sağ bek, savunma yönü güçlü bir merkez orta saha ve golcü eksiği vardı. Bu bölgelere 1 tane faydalı isim alınamadı. Zaten eldekilerde yetersiz kalınca şok yenilgiler geldi!
Ankaragücü yönetimi ve Emre Belözoğlu devre arasında Gökçeklerin zamanı gibi pahalı, takımın 2 sezon ardı ardında küme düştüğü sezon kadar kötü transferler yaptılar.
Şimdi bunun bedelini ödüyoruz.
Takım resmen ateşe düştü.
Maç sonu yayınımızı gece yaptık. Konya ve Galatasaray maç sonu yayını yapmamıştım. Ağır tepkiler gelmişti. Neden yayın yapmadığımız konusunda yoğun sorular aldım. İnsanlar bir boşluk oluştuğunu söylediler. Demek ki yayınlara çok alıştırmışız. İçimiz kan ağlasa da Atila Kiper’le maç sonunda yayınımızı yaptık.
Yayından önce Ankaragücü Futbol Şube Sorumlusu Yusuf Buğra Tanık’ı aradım gelişmeleri öğrendim. Tanık, detaylar anlattı. Maçın ardından teknik direktör Emre Belözoğlu yaptığı açıklama ile istifa sinyali vermişti. İstifa kararını futbol şube sorumlusu Yusuf Buğra Tanık’a da iletmiş ve takımdan ayrılmak istediğini söylemiş.
Ancak Tanık, Belözoğlu’nun aldığı bu kararı kabul etmemiş ve devam etmesi gerektiğini üzerine basa basa söylemiş.
Bu arada sarı – lacivertli taraftarlar, maç sonu sosyal medyada Emre Belözoğlu ve futbolculara büyük tepki gösterdiler ve Belözoğlu’nu istifaya davet ettiler.
Belözoğlu’da, istifa kararını oyunculara da iletmiş ve onlara “Gerekli mücadeleyi göstermiyorsunuz. Çabuk pes ediyorsunuz. Bu şartlarda burada faydalı olamam” demiş.
Ancak oyuncular da Belözoğlu’na hak vermişler ve durumu düzelteceklerini belirtmişler. Hocalarından özür dileyen oyuncular, bundan sonraki haftalarda daha fazla mücadele edeceklerini söylemişler.
Bunun üzerine Belözoğlu istifa kararından vazgeçmiş.
Emre Belözoğlu, Pazar günkü antremana çıkacakmış. Takımda kadro dışı olmayacakmış. Kadroda geniş bir rotasyon yapılacakmış.
Ayrıca yayınımıza Sportif direktör Yılmaz Bal'da katılarak bilgiler verdi.
Bütün bu yaşananlardan sonu benim sonuç olarak söyleyeceğim son söz şudur; yayınımızda da defalarca dedim. Bu saatten sonra Emre Belözoğlu ile devam etmenin faydası olacağını düşünmüyorum. Ortada bir yara var ve bu yarayı kesip almak lazım. Futbolcular özür dilemiş. Futbolculara güvenip iş yapılmaz, futbolcuya dayalı düzen patlar. Bu futbolcular geçen sezon da Ömer Erdoğan’dan sonra Sedat Ağçay’ı istemişlerdi ama onu da patlatan bunlardı. Liderlik böyle zamanda belli olur. Emre Belözoğlu ile yolların ayrılması her 2 tarafın menfaatleri için de iyi olur. Herkes gözünü kolay rakip İstanbulspor’a dikmiş. O maçı kazanabilirsin. Ama o maçı kazanmak la iş bitmiyor. 42-43 puanı yapman lazım. Bu şekilde bu takım, bu kadar puanı nasıl alır bilemiyorum.
Sonuç olarak çok üzgünüm Zerre kadar bu maçtan umudum yoktu. Yine yanılmadım. Bu kadar ruhunu kaybeden, umursamaz, isteksiz, kolay pes eden bir oyuncu grubu daha önce çok az gördüm.
Üstelik bu adamlara o kadar güzel imkanlar sunuluyor ki. Mesela takım Kayseri’ye bile özel uçakla gidip geldi.
Yazık değil mi emeklere?
İnşallah her şey düzelir.
ORHAN SAL
Orhan Bey merhaba ,Yaklaşık 35 yıldır Ankaragüçlüyüm. 19 Mayıs'ın ihtiyarlar tribününde Babam ile yıllarca ter akıttım. Yazın güneş gözümüze gire gire , kışın da ayak tabanlarımız dona dona maçlara gittik. Ankaragücü kaldırımda da oynasa giderim , hiç sorun yok. Herkes yazıyor çiziyor , kadro şöyle olsaydı , bu futbolcu oynasaydı , şu futbolcu oyuna girseydi vs.vs. Ben 19 Mayıs dış sahada futbol oynadım. Yorum yapan arkadaşlar futbol oynadımı bilmiyorum. Ancak 3-4 hafta önce sosyal medyada Emre Hoca için methiyeler yazan arkadaşlar bugün kötü cümleler kuruyor. Bakın Tasos , Garry Rodriges , Cephas birçok oyuncu ilk 11'de veya yedekte olsa da bu sistemde başarı göstermeleri zor. Çünkü oyun anlayışımızın sistemi yok. Kenar çizgilere inerek sağ ve sol kanattan ceza sahasına kaç tane orta yapılıyor veya rakibin defans bloğunun ortasından hangi orta saha oyuncumuz dikey paslarla hucüm yapabiliyor , rakibi çalımlarla geçebilecek , depar atarak geçebilecek bir oyun anlayışımız var mı? Cevap bence YOK...Ulusal ve uluslararası futbolculuk deneyimi ve geçmişi olan Emre Belözoğlu'nun iyi bir teknik direktör olup olmadığı konusunu sizlere bırakıyorum. Maradona , Dunga , Tigana süper furbolculardı , ancak iyi teknik direktör olamadılar. Son olarak Emre Belözoğlu'nun takımın başında kalmasından yanayım. Biz sürekli teknik direktör değiştirerek bir sonuca varamayız ve varamıyoruz da. Bu sezonu ligde kalarak geçirerek , gelecek sezon başlangıcını , kamp dönemini ve transferlerini Emre Belözoğlu'nun yapmasını ve o zaman değerlendirme yapmanın doğru olduğu kanaatindeyim. Tüm Ankaragüçlülere selam olsun ...
kerem
26-02-2024 14:17