Ankaragücü Olağan Genel Kurulu ilan edildi. Kongre 22 Haziran tarihinde yapılacak. 22 Haziran da çoğunluk sağlanamazsa 29 Haziran tarihinde yapılacak. Geleneksel olarak büyük ihtimal, 22 Haziran pas geçilir ve 29’unda kongre toplanır.
Olağan Genel Kurulda, başkanlık seçimi var. Ancak 12.maddede önemli
Kongrenin resmi ilanındaki 12.madde şirketleşme ile ilgili madde.
İlanda maddeyle ilgili şu yazıyor.
“Kulübümüz bünyesinde veya haricinde kurulmuş veya kurulacak Anonim Şirketlere ortak olmak, gerçek ve tüzel kişilere hisse devretmek, halka arz etmek ve gerekli tüm işlemleri gerçekleştirmek üzere, mali, idari ve hukuki tüm düzenleme ve işlemlerin yapılması için her türlü teklif, protokol ve sözleşme düzenlenmesi ve imzalanması, kurulacak, ortak olunacak, devir alınacak Anonim Şirketlerde Kulüp tüzel kişiliğinin temsili amacıyla temsilci veya temsilciler atanması, Futbol Şubesinin tüm aktif ve pasifiyle birlikte kurulmuş veya kurulacak Anonim Şirkete devrine ilişkin sözleşme yapılması hususlarında Yönetim Kuruluna yetki verilmesi”
2 KEZ ŞİRKET KURULDU
MKE Ankaragücü Kulübünde daha önce 2 kez şirketleşme hamlesi yapıldı. İlkinde Ahmet Gökçek zamanıydı. O şirket ortada yok.
İkincisinde MKE Ankaragücü’nde eski başkalardan Mehmet Yiğiner’in kurduğu, Yiğiner’in üzerine kurulmuş bir Ankaragücü AŞ vardı. Aldığım bilgiye göre Yiğiner’in AŞ’side şu an ortada yok. Hissedarlar yatırdıkları hisselerini aldılar ve AŞ. kapandı.
Bu 2 AŞ’ninde ortak özelliği 7405 nolu “Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu” nun kabulünden önce kurulmuş olmaları. Bu kanunun kabul tarihi ise 22.04.2022.
Bu tarihten önce kurulan bir Ankaragücü AŞ güncellenen yasalara da uygun değil. Yani geçersiz sayılıyor. Ankaragücü’nde AŞ olayını yasa çıktıktan sonraki tarihten itibaren baz almamız lazım.
DELEGELER YETKİ VERDİ
Öte yandan olayın can damarı 2 Temmuz 2022 tarihinde ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi'nde yapılan MKE Ankaragücü Kulübü Olağanüstü Genel Kurul'u.
O tarihte yapılan olağanüstü genel kurulda Faruk Koca ve yönetimi şirketleşme için yetkiyi delegelerden aldılar.
Şimdi artık ikinci aşamada alınan bu yetkiden sonra kurulalacak şirketin taslağının ortaya çıkması lazım. Yani şirketin adı ne, değeri ne, tüzüğü ne, hissedarları kimler bunun gibi detaylara geldi iş. Sonuçta da halka arz için yetki alınması var.
Bu konuya yazının ilerleyen kısmında tekrar değineceğim.
FUTBOL ŞİRKETE KAYACAK!
Burada 12.gündem maddesinden yola çıkarak anlıyoruz ki, MKE Ankaragücü’nde futbolu şirkette toplayacaklar. Ama diğer branşlar dernekte kalacak. O bir hedef gibi görünüyor. Şirketle futbolda kontrolü iyice almaya çalışmak isteyecekler.
Şirketleşme konusu hem Ankaragücü’nde hem de Türk futbolunda yıllardır tartışılan ve gündem olan bir konu.
Bugün Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor şirket durumdalar ve borsaya açılmışlar. Ama Ankaragücü’nü ve tüm Anadolu kulüplerini, bu 4 kulüpten ayırmak gerekli. Çünkü hem borsa açısından, hemde diğer konular açısından bu 4 kulüp büyük pazar ve çekim alanı. Ama Anadolu kulüplerinde bu yok.
GENÇLERBİRLİĞİ KONGREDEN GEÇİREMEDİ
Diğer tarafta Gençlerbirliği Kulübünü de takip ediyoruz. Yıllardır her gelen yönetim şirketleşmek istiyor. Hatta son kongrede şirketleşebilselerdi kulübün yarısı Siyasetçi, iş insanı ve Ankaragücü yönetiminde de yer alan Cantürk Alagöz’e geçecekti. Bunu kongre üyeleri kabul etmedi. Şimdi “Gençlerbirliği de ne alaka!” filan diyenlerde mutlaka olacaktır. Ama inanın Gençlerbirliği Kulübü’nün kongrelerinde, son dönemde bu konu da çok tartışmalar yaşandı. Bende bunu ilgiyle takip ettim. Benim için bu kongreler adeta bir labaratuvar oldu.
Ve üstelik Gençlerbirliği yönetimleri son derece şeffaf. Her dönem mali durumu, bilançoyu A dan Z ye delegelere bir kitapçık olarak kongrelerde sundular.
Ama Ankaragücü kongrelerinde bu gelenek bile yok edilmiş durumda. Yapılacak kongrede mutlaka ama mutlaka kitapçık olarak; kulübün mali durumu, geliri, gideri, kime ne kadar borcu var ortaya dökülmeli. Ankaragücü yönetimi bunu yaparsa güven kazanır. Kendilerine artı puan yazar.
ŞİRKETLEŞMENİN ÖNÜ AÇILDI
Tekrar ATO’da yapılan 2 Temmuz 2022 kongresine dönersek. Burada yine ince bir detay var. Şirketleşmek için Hazirun Cetveline imza atan üye sayısı, delegelerin 4/3’ü kadar olmalı. Bu imza sayısı o gün Hazirun Cetvelinde sağlandı. Bu sayı sağlandıktan sonra kongreden şirketleşmeyi geçirmek kolaydı. El kaldır / indir yöntemiyle kongreye gelen delegeler Ankaragücü’nde şirketleşmenin önünü açtılar.
KONGRE DE NE OLACAK?
Artık şirketleşme konusunda son safhaya gelmiş durumdayız. Takip edenler bilir, 1 Haziran tarihinde yazdığım köşe yazımda net olarak, mevcut başkan İsmail Mert Fırat’ın aday olacağını belirttim. Şimdi anladığımız kadarıyla genel kurul gündemine baktığımızda, Faruk Koca destekli, İsmail Mert Fırat yönetiminin seçimi de kazanacaklarını düşünerek şirketleşmenin prosüdürlerini hallederek, şirketleşmeyi tamalayacaklar.
ŞİRKETLEŞME KÖTÜ MÜ
Şirketleşme ile ilgili kafalarda çok soru işareti var. İllaki şirketleşme olmasın demiyorum. Ama şirketleşmenin kötü bir şey olduğunu da düşünüyorum. Her şey daha açık ve şeffaf olur diye düşünüyorum. Zaten 7405 nolu Spor Yasasında hükümler açık bir şekilde belirtilmiş. Yasaya göre kulüp alehine ve hissedarlar lehine hiç bir şey yapılamıyor. Hissedarlara maddi menfaat dağıtılamıyor. Özellikle 15.Maddenin 4.fıkrası açık. Yasa kulüpleri koruyor. Ama burada şirketi yönetenlerin iyi niyetli, düzgün çalışan, kulüp aidiyeti olan, kulüp parasını kendi parası gibi koruyan insanlardan oluşması lazım.
Zaten bunu yapan düzgün insanlar yoksa şirket batar; bunu yapan düzgün insanların yönettiği dernek statüsündeki spor kulüpleri de başarıdan başarıya koşar.
Bu işler tamamen yöneten insan kalitesine bağlı durumlar.
Öte yandan bağımsız bir denetleme mekanizması da kurmak lazım.
Şirketleşme de en önemli hedef Borsaya açılmak olacaktır. Böylece para toplanabilir ve kulüp için kullanılabilir.
Anadolu’daki diğer örneklerden yola çıkarsak; şirketleşip başarı kazanan kulüplerde var, başarısız olan kulüplerde var.
O nedenle yukarıda dediğim gibi iş şirketi yönetenlerin bilgi ve birikimine kalmış oluyor.
Esas burada önemli olan şudur; yıllardır taraftarlar her konuda şikayetçi, her konudan muzdarip, her konuyu sosyal medyaya getirip tartışıyor.
Ama kongre er meydanı.
Kulübe üye olup, kongreye gelip, orada bulunmak, şikayetin varsa mertçe kürsüden söylemek, alınan kararı beğenmiyorsan itiraz etmek, olumlu kararlara da destek vermek gerekli. Orada başkanda, yönetici de, delege de eşit şartlarda. Kaldırırsın kolunu ibra etmezsin. O zaman başın dik sosyal medyada yaptığını haykırırsın. Ama bunları yapmadan sosyal medyadan sahte isimlerle ona buna bulaşmak da doğru değil.
SON SÖZ
Yazıyı şöyle bitireyim. Bu yazıyı okuyan binlerce kişi şunu bilsin ki; Türkiye’de dernek statüsündeki futbol kulüplerini sadece futbol menajerleri batırmadı. Bir kulübü sadece menajer batıramaz.
Bir menajer bir kulübü batıracaksa, mutlaka kulüp içinde kendisine yardım ve yataklık yapan birisi vardır. Bu kişiler başkan olur, yönetici olur. Ama mutlaka biri olur.
Yani bir kulüp kötü yönetiliyorsa şirkette olsa, dernekte olsa batar.
Ama bir kulüp iyi yönetiliyorsa; şirkette olsa, dernekte olsa başarılı olur.
Sorun kulüplerde değildir, sorun yöneten insan kalitesindedir..
ORHAN SAL
her sene küme düşen bi takıma niye bu kadar ısrar edip tekrar başkan olmak isterler. bu bir muamma hele de başka takım taraftarı başkanlarSA
mustafa
26-09-2024 14:25