Ankara futbolunun lokomotifi konumundaki iki kulübü Ankaragücü ile Gençlerbirliği, Süper Lig'in 13. haftasında (12. maçlarında) Ankara Eryaman Stadında karşı karşıya geldi.
İki takımın da bazı as oyuncularından yoksun çıktığı mücadele, 58.dakikada Berat Özdemir'in ve 74.dakikada Saba Lobjanidze'nin attığı gollerle 1-1 sona erdi. Bu sonuçla birlikte, iki takım da düşme hattından uzaklaşmaları için gerekli olan 3 puanı alamadı. Deyim yerindeyse, "Ne şiş yandı, ne kebap!" desek yeridir ama, alınan 1 puan takımlara yaramadı. Hiç yoktan iyidir diyenler olabilir, saygı duyarım.
Başlıkta da belirttiğim üzere, - özellikle ilk yarıda- son yılların mücadele yönünden en iyi Gençlerbirliği-Ankaragücü maçını izledik
Düşünün, iki takımın da kemikleşmiş kadrosundan 4-5 futbolcu Covid-19 vakaları ya da çeşitli nedenlerle yok. Takımlar sahaya yedek ağırlıklı kadrosuyla çıktı desek yeridir.
Gençlerbirliği takımında, banko stoperler Zargo Toure ve Diego, sağ bek Johansson, orta saha Dominik Furman, en etkili hücum oyuncuları Giovanni Sio sahaya çıkan 11'de yoktu. Yaşadığı sorun nedeniyle, futbola bir süre ara vermek zorunda kalan Daniel Candeias ise Ankaragücü maçı ile formasına kavuştu ama henüz istenen seviyede değildi.
Ankaragücü tarafında ise stoper Pazdan, orta saha oyuncuları Daniel Lukasik ve Assane, kanat oyuncusu Joseph Paintsil ve Norveç gol kralı Börven gibi oyuncular, sahaya çıkan 11'de yer almıyordu.
İki takımda da "deve dişi" tanımına uygun böyle önemli eksikler varken, ortaya konulan -özellikle ilk yarıdaki- mücadeleyi şahsen beğendim. Top bir o kalede, bir bu kaledeydi. Her iki takım da orta sahayı çok hızlı geçerek karşı kaleye gittiler.
Ortaya konulan bu futbol, iki takımada sezonun geri kalanı için yeterli olur mu? Asla olmaz! Yukarıdaki olumlu yorumlarımı mücadele bazında yaptım. Olumsuz yönler tabi ki vardı.
Karşılaşmanın ilk yarısında, topun Ankaragücü'nün kontrolünde olduğu bir oyun izledik. Gençlerbirliği ise, kendi yarı sahasında bekleyip, Ankaragücü ataklarını karşılayan bir görüntüdeydi.
İkinci yarıda ise, tam tersi bir görüntü ortaya çıktı. Gençlerbirliği, ilk yarının aksine biraz daha rakip yarı alanda görünme gayretindeydi. İyi baskı kurdu Ankaragücü üzerinde. Nitekim 58.dakikada, Ankaragücü savunmasının da yardımı ile Berat Özdemir'in golü geldi.
74.dakikada ise Saba Lobjanidze, Ankaragücü adına skoru eşitleyen golü attı. Saba, hafta içi Hatayspor ile oynadığı erteleme maçında sergilediği enfes futbolun aksine, Gençlerbirliği maçında gol atmasına rağmen son derece silik bir görüntü ortaya koydu.
Saba Lobjanidze ile skoru 1-1'e getiren Ankaragücü, kalan dakikalarda öne geçecek aksiyonu bir türlü alamadı. Bana göre, aksiyon alacak gücü de tükenmişti aslını söylersek.
Kalan dakikalarda, iki takımın da çabası gol getirmeyince müsabaka 1-1'lik eşitlikle sona erdi ve takımlar 1'er puanla ayrıldı sahadan.
Karşılaşmada, iki takım adına da beğendiğim isimler vardı.
Gençlerbirliği tarafında, bana göre maçın adamı Berat Özdemir oldu. Çok verimli oynadı. Zaten, kumaşı sağlam bir oyuncu. Ancak, karşılaşmanın ardından Ankaragücü hakkında söylediği sözleri kendisine yakıştıramadım. Camiaları karşı karşıya getirecek açıklamalardan kaçınmak gerekir. Gerektiği zamanlarda da o camiaları temsil eden yöneticiler yapabilir bu tür açıklamaları. Futbolcunun görevi, temsil ettiği formanın hakkını saha içinde vermektir. Saha dışında boş konuşmak değil. Berat özür borçludur.
Ayrıca Ankaragücü maçında, Gençlerbirliği takımında ilk 11'de mücadele eden genç stoper Arda ve genç sağ bek Ömürcan'ı da beğendim. Tabi ki, tecrübe eksiklikleri nedeniyle çok üstün seviyede oynamadılar ama mevkilerinde de sırıtmadılar. Gereğini yaptılar. İleride daha iyi olacaklarına yürekten inanıyorum.
Ankaragücü tarafında ise, bana göre maçın adamı Thiago Pinto idi. Yükselen bir form grafiği var Pinto’nun. Sezon başında biraz sallantıda idi ama son haftalarda epey toparlandığını söyleyebilirim.
Sonuç olarak, futbol kalitesi olarak olmasa bile, mücadele yönünden son yıllardaki en iyi Gençlerbirliği-Ankaragücü maçını izlediğimiz kanaatindeyim. Son yıllarda o kadar kalitesiz ve seyir zevkinden uzak “Ankara derbileri” seyrettik ki, bu mücadeleye bile razı oluyor insan.
Yazini cok begendim Bariscan kardesim..Gozlem dolu , her bir detayi ozenle hazirlanmis dolu dolu...Yazilarinin dikkatle takipcisiyim artik...
Nevzat Akcaoglu
22-12-2020 16:57